Geçen sene tam da bugün büyük bir çıkmazın içine düşmüştüm.

İş yeri çatışmaları kötü kararlar ile sonuçlanabilir.

Geçen sene tam da bugün büyük bir çıkmazın içine düşmüştüm.

Geçen sene tam da bugün büyük bir çıkmazın içine düşmüştüm. Notlarımı düzenlerken bugüne denk gelen bir kitap ile karşılaştım. #baharınkitaplığı 86. bölümde Dale Carnegie - Hayatınızdaki Çatışmalardan kurtulun adlı kitap notlarım var.

İş yeri çatışmaları kötü kararlar ile sonuçlanabilir.
Kötü kararlarda çatışmaların neden olduğu karışıklıklardan kaynaklanabilir.
Her anlaşmazlığın görüşlerini destekleyecek fikirler, kanıtlar ve bilgiler olmalıdır.
 
Takım ve grup üyeleri arasında çatışma işi yavaşlattığın da ve performansı etkilediğinde çatışmayı da başlatır.

Bir departmanda takım içerisindeki çatışmalar zaman zaman yaşanıyorsa motivasyon heyecan ve şirket sadakati nadiren etkilenecektir.
Öte yandan sorunsuz bir çalışma ortamının bu ana bileşenleri grup içerisindeki bir çatışma ile tekrar eden bir olaya dönüştüğünde ciddi yara alır.
Eğer taraflar birbirleriyle tekrar tekrar savaşmak zorunda kalırsa moraller düşer. Tutarsız bir iş yeri sektörde ve pazarda zayıf bir imaj verir.

İmaj ve itibarın kişisel veya kurumsal hayatta çok önemli olduğuna 85. bölümdeki kitap ile de değinmiştim.
 
Yazar çatışma yoluyla güven oluşturabilmemiz de önemine değinmiş: anlaşmazlıklar, inatlaşmalar olsa dahi bir kuruma uyum sağlamak, ilişkileri sıcak tutmak, ortak değerlerde buluşmak ve düşünce yapımızı değiştirmek kişinin kendi sorumluluğudur diyor.

Sonuçta herkes bir birey ve kişisel haklara sahip bunu da unutmamak gerek!
 
 
Çoğu insan ve kuruluş için iletişim hatlarını açık tutmak oldukça iyi bir iş çıkarır. Çatışmaların çözümüne yardımcı olmak için üst yönetimden tüm çalışanlara eşit derecede önemli ve de tüm çalışanlardan üst yönetimi çıkan net bir iletişim hattı olmasını isteriz.
 
*Yukarıdan aşağıya bilgi almak ender olarak sorun yaratır, asıl kolay olmayan aşağıdan yukarıya giden bilgi ağıdır diyor.
 
Amerikalı psikolog William James'in burada çok güzel bir sözü var. "Biriyle anlaşmazlık yaşadığınızda ilişkinize zarar vermek ile ilişkinizi derinleştirmek arasındaki o fark yaratabilecek tek bir etken vardır, bu etken tutumdur. 
 
işte bu tutum bizi yine kendimize döndürüyor. Burada kitap notlarımı bitiriyor ve kişisel markaya bir not ekliyorum.
Tutum, bireyin nesnelere, fikirlere, kurumlara, olaylara ve diğer insanlara ilişkin düşünce, duygu ve davranışlarını organize eder. Bireye aittir. Bir şeyi yapıp yapmama konusunda reaksiyon verir. Bir bireyin koruduğu ya da korunmsı gerektiğini düşündüğü iyi veya olumsuz tüm kişisel değerlendirmeler duygusal his ve davranış eğilimidir. Her ne çatışma yaşarsak yaşayayım tutumunuz, kendi marka güvenilirliğinizi sağlamak konusunda size yol göstersin.

66. bölümde Dale Carnegie'nin diğer kitabı "Hayat Kısa Mükemmelleştirmeye Bak" notlarımda mevcut.

Baharın Kitaplığına Spotify, Anchorfm, Google Podcast ve Poddy üzerinden ulaşabilirsiniz. Anchorfm verilerini seviyorum. Toplam 86 bölüm için 1355 dinleyici olmuş. Çok seviniyorum.

Siz hiç kitap özetlerimi dinlediniz mi? Hangi bölüm ilginizi çekti?
#kişiselmarka

Bahar Beşer

Marka Mentor | Eğitmen | Kişisel Markan ile Kurumsal Liderliğe | Podcast: Bahar'ın Kitaplığı