Salalah / Umman Gezisi-Batı Salalah

Salalah’da kaldığımız kısa sürede Salalah’ın batı kısımlarını da ziyaret etmeye çalıştık.

Salalah / Umman Gezisi-Batı Salalah

Salalah’da kaldığımız kısa sürede Salalah’ın batı kısımlarını da ziyaret etmeye çalıştık. İstanbul’da Batı Salalah gezilerini planlarken en uzakta olan Fazayah Plajına kadar gidiyorduk. Son durak olan Fazayah Plajına giderken Coconut Street, Haffa Souk, Dahariz Lagünü Kuş Gözlem Yeri, Al Baleed Arkeolojik Parkı ve Frankincense Toprakları Müzesi, Mughsail Plajı, Marneef Mağarası ve hava deliklerine de uğrayacaktık. Bu gezi tüm bir günü alabilecek gezi programıydı. Ama tatil gün sayımızın az olması gerçeği ile plajı ve yemekleri son derece güzel bir otelde vakit geçirmenin baştan çıkarıcı cazibesi yan yana gelince programı değiştirmek zorunda kaldık. “Belki bir gün kalan kısımlar için bir daha yolumuz buralara düşer” diyerek Batı Salalah’ta gezdiğimiz kısımları sizlerle paylaşmaya başlayalım.

Gezimize biraz geç başladık. Bunun nedeni Al Baleed Arkeolojik Parkının açılış saati olan 15:00’de orada olacak şekilde geziyi ayarlamaktı. İlk durağımız Coconut Street denen yer oldu.

Salalah tropikal meyve bahçeleri ile ünlü. Kokonat Caddesi, tahta kulübeler içinde her türlü tropikal meyvelerin satıldığı bir yer. Burada sıralanmış olan kulübelerdeki satıcıların birinden meyve satın aldık. Bir kilo muz için 300 Baizas (yaklaşık 24 TL) ödedik. Kokonat Caddesi’nde, otelde yediğimiz öğle yemeğinin hemen sonrası olunca pek bir şey denemek istemedik. Ama tezgahlar denemek isteyebileceğiniz bildiğiniz ve bilmediğiniz bir sürü meyve ile doluydu. Hiç bir şey denemeseniz ve yemeseniz dahi fotoğraf çekmek için bile gidilebilecek bir yer.

Sonraki durağımız Haffa Souk (Çarşı) oldu. Geçen Umman gezimizde bu çarşılardan güzel örnekler görmüştük. En iyi örnek olarak Nizwa’daki çarşıyı söyleyebilirim. Muscat’taki çarşı daha çok Hint ve Çin işi mallarla doluydu. Salalah buhurun memleketi olunca dükkanların çoğunda tütsü satışı yapılıyordu

Haffa, Salalah şehrinde semtin adı. Çarşıya verilen “Haffa Souk” ismi de bu semtten geliyor. Çarşının bir diğer ismi Al Husn Souk. “Al Hosn” Arapça “saray” demek. Umman’ın en önemli sultanı olan Sultan Kabus Bin Said’in bir sarayı da Salalah’ta bulunuyor. Çarşının saraya yakın olması nedeni ile buraya Al Husn Souk‘da deniyor.

Ad Dahariz Plajı beyaz ince kumu ve yer yer Hindistan cevizi ağaçları ile güzel bir plaj. Biz buraya flamingoların bulunduğu lagün için gittik. Muson yağmurlarında Ad Dahariz Deresi denize buradan kavuşuyor. Aslında muson mevsiminde dere kuş gözlemek için en güzel yermiş. Dere kenarına sıra sıra çardaklar da bu iş için yapılmış. Bizim gittiğimiz zaman dere yatağı kurumuş ve tek damla suyu da yoktu. Bu nedenle Ad Dahariz Plajına yönelip, oradan da lagüne doğru yürüdük.

Lagün kuş gözleme yeri olarak biliniyor. Daha sulu mevsimde bu lagün flamingolarla doluyormuş. Biz oradayken suyu çok azalmış olsa da lagünde bir kaç flamingo vardı. Onları fotoğrafladık ve sonrasında sahilde biraz yürüdük. Bu satırları yazarken Ad Dahariz Plajı ile ilgili çok güzel fotoğraflar gördüm. Bizim gezide bu kısmı da eksik yapmışız. Hindistan cevizi ağaçlarına doğru daha çok yürümeliymişiz.

Al Baleed Arkeolojik Parkı yakınlarında bir başka kuş gözleme yeri daha var. Buraya gitmeyi ihmal edebilirsiniz. Kuşları görmek için yanınızda dürbün olması gerekiyor.

Bu geziler beklediğimizden kısa sürünce arkeolojik park alanı açılışı için bir saatimiz daha kaldı. Biz de çay kahve içmek için Oasis Alışveriş Merkezine gittik ve vakit geçirdik. Sonrasında bu yönde yapabildiğimiz son aktivite olan Al Baleed Arkeolojik Parkı ve Frankincense Toprakları Müzesi gezilerimizi yaptık.

Tarihte bilinen ilk medeniyetlerden itibaren hemen hemen bütün dinlerde, dini törenler sırasında ateşe güzel kokulu madde atmak, yerine getirilmesi gereken önemli şartlardan biri sayılmış. Ele geçen arkeolojik buluntu ve yazılı belgelerden Çin, Hint, İran, Mısır, Mezopotamya, Anadolu, Yunan, Roma, Aztek ve İnka gibi eski medeniyetlerin hepsinde tütsü yakmanın manevi temizlenme ve tanrılara yaklaşma aracı olarak kabul edildiği biliniyor. Bu nedenle buhur (bahur) bir dönemler ticareti çok yapılan ve kıymetli bir tütsüymüş. Umman’da buhur (ya da Sığla ağacı) plantasyonları Wadi Dawkah‘ta bulunuyor.

UNESCO Dünya Mirası listesine göre Frankincense Topraklarını oluşturan dört bileşen var; Bunlar Al Baleed Arkeolojik Alanı, Sumhuram Eski Şehri (khor Rori), Wubar Arkeolojik Alanı ve Wadi Dawkah. Kayıp şehir Wubar’dan iç kesimlere kervanlarla buhur yollanırmış.

Al Baleed Arkeolojik Alanı ve Sumhuram Eski Şehri (khor Rori) ise bölgedeki antik limanlar ve bu limanlardan buhur, Afrika, Avrupa, Hindistan ve Çin dahil olmak üzere dünyanın diğer bölgelerine deniz yolu ile gönderilirmiş. Saati ayarlayamadığımızdan içeri giremeyip ancak dışarıdan gördüğümüz Sumhuram’da M.Ö. 4. yüzyıldan MS 5. yüzyıla kadar yaşam olmuş. Al Baleed ise 8. yüzyıldan, 16. yüzyıla kadar işlev gören antik bir liman.

İşte biz bugün Al Baleed Arkeolojik Alanı ziyareti yapacağız. Bu alanda aslında milat öncesi 2000’li yıllardan beri yaşam izleri mevcut. Ancak buranın esas önemi 8. yüzyıldan sonra buhurun bu limandan deniz aşırı ülkelere yollanmaya başlanması ile ortaya çıkıyor. Ünlü İtalyan Kaşif Marco Polo ve ünlü Faslı Gezgin İbn Battuta bu antik şehri ziyaret etmişler ve yazılarında muhteşem bir şehir olarak anlatmışlar.

Saat 15:00’i gösterince içeri giren ilk ziyaretçiler biz olduk. Ayrı olarak ücretlendirilen küçük golf arabalarıyla antik alanı gezebiliyorsunuz.

Al Baleed Arkeolojik alanında zamanın iktidardaki sultanlarının yaşadığı saraya ait kalıntılar var. Bu kalıntılar arkeolojik parktaki en büyük taş yığını.

Al Baleed’deki Ulu Cami, Al Baleed Cami olarak da biliniyor. Caminin kalıntıları etkileyici. Ulu Cami bir zamanlar var olan yerel mimarinin mükemmel bir örneği. 950 yıllarında yapıldığı tahmin edilen caminin toplam kapalı alanı 1.700 m2‘nin üzerindeymiş. Çatısında 144 sütun bulunuyor ve bunların çoğu hala bölgede görülebiliyor.

Alanda ki kazılar 1952 yılında başlamış. Daha kazılacak çok alan var gibi gözüküyor. Alanda sağlam olarak ayakta kalan diğer buluntular şehir surlarına ait. Alanda bir de lagün var.

Daha sonra Frankincense Toprakları Müzesini gezdik. Müzenin bir bölümü denizcilikle ilgili. Zamanında kullanılan gemilerin maketleri ve limandan çıkartılan denizcilikle ilgili buluntular var. Umman halkının bir zamanlar denizcilikte olan ileri düzeyleri ve öncülük ettikleri aletlerle ilgili olarak sunumlar yapılıyor.

Bu bölümün yanında ise gerek Al Baleed ve gerekse de Sumhuram Antik kenti kazılarından elde edilen buluntuların sergilendiği müze bölümü var.

Bu yazı ile Umman Salalah kenti ve civarı gezi izlenimlerimizi sizlerle paylaşmış oldum. Yeni yazılarda buluşmak

Gezekalın

29.02.2024

https://gezekalin.com/2024/02/29/salalah-umman-gezisi-bati-salalah/