Sabah büyük bir heyecanla elimdeki telefonda Spotify 2023 özetimi izledim.

ben bilmiyorum" diyebiliyoruz. Diyebiliyor muyuz?

Sabah büyük bir heyecanla elimdeki telefonda Spotify 2023 özetimi izledim.

Bu sabah, Pazar günü fark ettiklerim diye bir yazı yazdım. 4 haftadır her Pazar akşamı Hülya Mutlu önderliğinde 100. yılın kadın liderleri programının katılımcısıyım. Liderlik yolcuğumuza bir ilham olan Hülya Hanım'ın programına özel konukları da farklı uzmanlık alanları ile yolumuza ışık oluyor.

Sabah büyük bir heyecanla elimdeki telefonda Spotify 2023 özetimi izledim. #baharınkitaplığı adlı yayınımda kitap bölümlerinden 3. bölümde yer alan "4 Anlaşma" kitabı birinciliği kaptırmıyor. Bunu 88. Bölüm "Marka Deneyimi Yaratmak" ve 26. bölüm Markalaşan kadınlar takip ediyor.

2021'den bu yana evdeki kitaplığımı dijitale taşıdığım bu alanda 113. Bölümde Mine Kobal Ok 'un Yönetim Kurulunda Felsefe adlı kitabına yer verdim.

Pazar günü liderlik programından çıkınca bir üçgen düşündüm. Alt zeminde durumsal liderlik, bir yanında kendi kendimize öğrenme yolculuğumuz diğer yanda merak.

Kitabı okurken merak ederek değil de düşünerek okuduğumu fark ettim. Halbuki ben her düşündüğümü merak ettiğim için düşündüğümü ve her merak ettiğimi de düşündüğümü sanırdım ancak sunum bana farklı bir pencere açtı.

Bu, merak alanımınız ne kadar açık olduğu ile ilgiliymiş. Merak ve bilgi bizim ilgi düzeyimiz ile tetikleniyormuş.

Merak, içinde heyecanı barındırırken, düşünme daha sakin bir ortamda gerçekleşiyor benim için ve kendi içinde barışık ve sakin idi. Bu çerçeveden bakınca benim kitap notlarım biraz daha genişleyecek diye düşündüm.

Gamze Camurluoglu ise bize dil öğrenirken kendine liderlik edebilmekten bahsetti.  Roller Coaster metaforu ile heyecanlandık ve rahatladık.

Meşgul olmak değil üretken olmayı seçmemiz gerektiğini ve bunu yeni bir dil öğrenirken de nasıl yapmamız gerektiği üzerinde durdu. Hareket ve eylem aynı şey değilmiş! Bu bakış açısı ile ilerlediğimiz de eylemli öğrenmeyi arttırırmışız.

"İngilizce kaynakları tükettiğimiz kadar fikir de üretmemiz gerekiyor" dediğinde hemen flash belleğimde neler var diye bir baktım.

Hülya Hanım programın sonuna doğru Yunus Emre'nin yaşam yolculuğu ile ilgili bir hikaye anlattı. (Ben bilmem) Sanırım büyümenin, keşfetmenin, merakın, ilginin başlıca kaynağı budur.
"Ben bilmem".

Hikayeyi dinleyince "bilmemek" kelimesinin olumsuz çağrışım yerine içsel bir devimin başlatmasına da çok manidar geldi. Acaba nerede, ne kadar çekinmeden, yargılandığımızı düşünmeden "ben bilmiyorum" diyebiliyoruz.
Diyebiliyor muyuz?

Bahar Beşer

Marka Mentor | Kişisel Marka | Eğitmen