Şirketler Neden Körlük Yaşarlar?

Rekabetçi bir pazarda şirketler en çok hangi konularda körlük yaşarlar,

Ağustos 23, 2023 - 18:42

Rekabetçi bir pazarda şirketler en çok hangi konularda körlük yaşarlar, bundan dolayı neden yeterince büyüyemez ve geri kalırlar?

Tabii ki bu sorunun yanıtı her sektörün ve pazarın kendine özgü dinamiklerine, şirketlerin yapılarına göre değişkenlikler gösterir. Burada genel anlamda akla gelen temel körlük konuları ve sorunlara dikkat çekmeye çalışıyorum.

İş'te bunlardan bazıları;

Müşteri Beklentilerini Görememek: Şirketler, değişen müşteri ihtiyaçlarını ve beklentilerini düzenli olarak takip etmediklerinde, ihtiyaç ve beklentilere uygun ürün ve hizmet sunamadıkları için büyüme sıkıntısı yaşarlar.

Değişen Pazar Trendlerini Göz Ardı Etme: Pazarı tetikleyen yeni dinamikleri ve değişen satınalma davranışlarını yakından takip etmemek şirketlerin geride kalmalarına neden olur.

İnnovasyon Eksikliği: İhtiyaç ve taleplere uygun yenilikçi ürünler, hizmetler ya da iş modelleri geliştirmede yetersiz kalmak, rekabette geri kalınmasına yol açar.

Operasyonel Etkinlik Eksikliği: İş süreçlerinde verimsizlik ve yüksek maliyetler, rekabet edebilme kapasitesini azaltır.

Kalite Körleşmesi: Ürün veya hizmet kalitesini sürekli olarak artırmadan, sadece maliyet odaklı yaklaşım benimsemek, marka değerini düşürür.

Yetenek Yönetimi: Başarı bir takım oyunudur. Eğer bir şirket yetenekli çalışanları çekmiyor, şirkette tutamıyor ve onların gelişimi konusunu ihmal ediyorsa, çalışana yatırımda yaşanan eksiklikler, şirketlerin performansını olumsuz etkiler.

Teknolojik Gelişmeleri İhmal Etme: Dijitalleşme, yapay zeka gibi teknolojik trendleri ihmal eden şirketler, iş süreçlerini de takip edemez, ölçülebilir verilerle doğru ve zamanında kararlar alamazlar ve böylece rakiplerinin gerisinde kalırlar.

Uzun Vadeli Strateji Eksikliği: Kısa vadeli kazançları hedeflemek uzun vadeli stratejik büyüme planlarından sapmaya yol açar.

İçe Odaklanmak: Şirket içi politikalar ve süreçlerle çok fazla meşgul olmak, dış dünyadaki fırsatları ve tehditleri gözden kaçırmaya yol açar. Sadece çok çalışan bir şirket, kazanmak stratejileri için zaman bulamaz.

Risk Yönetimi: Riskleri doğru ve zamanında öngörmemek, buna uygun stratejiler geliştirmemek, küçük riskleri yönetememek beklenmedik büyük risklerle karşılaşıldığında şirketlerin zor durumda kalmasına neden olur.

Fayda ve Değer Belirsizliği: Şirketin sunduğu ürün veya hizmetin piyasadaki rakiplerinden farklı olarak ne gibi bir fayda ve değer vaadi olmaması veya o vaadinin arkasında duramaması mevcut müterin kaçmasına neden olduğu gibi yeni ve potansiyel müşteri çekmekte de zorlanmalarına neden olur.

Marka Algısında Zayıflık: Etkili bir marka stratejisi olmadan tüketicilerle güçlü bir bağ kurmak zordur. Değişen pazar dinamikleri, yeni nesil tüketiciler ya da müşteri davranışları izlenmediğinde marka yaşlı ya da eski kalabilir. Bu durumda kurumsal marka ya da markalı ürün ve hizmetlerle ilgili pazarda bilinirlik ve beğenirlik yetersizse tercihler rakipler yönünde olur.

Çözüm Ortaklığı ve Bayi/Kanal Yapısındaki Eksiklikler: Şirketlerin bayi ve çözüm ortaklığı yapısını etkin bir şekilde yönetmeleri hem müşteri memnuniyetini artırır hem de satış ve dağıtım kanallarının verimliliğini maksimize eder. Ancak bu da doğru stratejilerin, süreçlerin ve teknolojilerin kullanılmasını gerektirir.

Tedarik Zinciri Sorunları: Etkili bir tedarik zinciri yönetimi olmadan maliyetlerde artış ve tedarik sorunları yaşanabilir. Üçüncü partilerin yönetimi, ürünlerin doğru zamanda, doğru yerde bulunur olması şirketler için kritik başarı faktörüdür.

Kültürel Uyumsuzluk: Şirket kültürünün çalışanlar nezdinde yenilikçilik, esneklik gibi değerlere açık olmaması, değişen şartlara adaptasyon ve büyüme konusunda engeller oluşturabilir. Eğer şirket kültürü çalışanları, tedarikçileri, paydaşları, müşterileri ve şirketin iş hedefleriyle uyumsuzsa büyüme ve adaptasyon konusunda ciddi engeller oluşur.

Dışsal Faktörleri Göz Ardı Etme: Ekonomik, politik, sosyal ve çevresel faktörleri göz önünde bulundurmadan yapılan planlamalar, olası krizleri öngörememe, krizleri yönetememe sürdürülebilir büyüme sağlamakta zorluklar yaratır.

Tabii ki burada genel olarak ilk akla gelenleri belirttim. Daha eklenecek çok madde var ve her madde, kendi içinde başlı başına bir inceleme ve makale konusudur. Bu nedenle kısa başlıklar ve maddeler halinde bir fikir vermeye çalıştım.

Bu konuyla bağlantılı olarak bir sonraki makale konularım;