Binlerce yıl önce Samandağ’ın Hıdır Bey köyünde “Hayat Suyu” vardır. Bu suyu bir ejderha bekler. Bu ejderhaya her yıl bir kız kurban edilirse, ejderha tarafından halka bir yudum su verilir. Gel zaman git zaman kurban edilme sırası kralın kızına gelir. Kızın elleri bağlanır ve kız ejderhanın önüne atılır. Ejderha tam onu yutacakken bir çoban yetişiverir elindeki mızrağı ejderhanın kalbine saplar. Acıdan kıvranan ejderha, çobana bir kez daha kendisini vurup öldürmesi için yalvarır fakat çoban bu isteği geri çevirir. Ejderha da yerleri korkunç pençeleriyle yararak kaçar. Gide gide Lübnan’daki sert kayalara çarpar ve çarptığı yerden bir su fışkırır. Ortaya çıkan su o kadar çok ki, o su hemen bir ırmak olur ve ırmak ejderhanın açtığı yoldan Antakya’ya ulaşır. Günümüzde Asi Irmağı’nın bu ırmak olduğu söylenir. Kral kızını kurtaran çoban, aslında Hızır’dır. Halk, ona Hıdır Bey adını yakıştırır. Kral ise kızını çobanla evlendirir. Yere sapladığı mızrağı da kocaman bir çınar olur.

Günün birinde Musa Peygamber, Allah'a “Evrenin en akıllı adamı kimdir?” diye sorar. Allah da: “Hıdır Bey’dir” der. Musa, Allah’a onu nasıl bulacağını sorar. Allah da: “Değneğini yere sapladığında büyür ağaç olur, torbandaki ölü balıklar canlanır, gökyüzü açıkken birden yağmur yağarsa, bulunduğun yer iki denizi kavuşturuyorsa işte orası Hıdır’ın ülkesidir” der. Bunun üzerine Musa torbasını tuzlu balıkla doldurup değneğini alır ve yola düşer. Dağ taş dolaşır ama aradığı ülkeyi bir türlü bulamaz. Sonunda Samandağ açıklarında bir kayaya varır ve yorgunluktan uyuyakalır. Uyanınca yere sapladığı değneğin ulu bir ağaç olup kendisine gölge verdiğini görür. Torbasındaki balıklar da canlanmış bir bir denize fırlamaktadır. Gökte bulut yoktur ama sırılsıklam ıslanmıştır. Aradığı ülkeyi bulmanın sevinciyle çevresine göz gezdirirken yanına bir balıkçı yaklaşır: “Hoş geldin ya Musa’” der. Musa: “Hoş bulduk...

Devamı : https://lnkd.in/dAZct9Qk

Musa ile Hıdır’ın buluştukları yer, günümüzde de bir ziyaret yeridir (Hatay-Samandağ). Buraya “Buluşma Kayası” denmektedir. Dokuz Kardeş Çayı’nın kolları arasında Musa ile Hıdır’ın konakladıkları yerler günümüzde de kutsal sayılmaktadır.

Hatay bütün ilçeleri ile bir cennet Sevgili Lider Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan teşviklerle Sanayicilerimizi buraya yatırım yapmaya teşvik ve önder olmalı. Türkiye'nin Lider Belediye Başkanları Mansur Yavaş, Gaziantep'ten Fatma Şahin, Mehmet Tahmazoğlu gibi lider belediye başkanları Hatay Belediyesini canlandırmak Hatayı cennete çevirmek oradaki kültürel mirası birlikte yaşatmak için birlik olmalı. Sanko, Erdemoğlu, Özkaya,...vb. iş adamlarımız yatırımlarını İskenderun limanı bölgesine doğru kaydırmalı. Biz Bu topraklarda Asırlardır var olan Hititlerden, Romalılara, Osmanlıya öyle bir milletiz ki bütün uygarlıkların, bütün dinlerin izleri var bizlerde birbirimize sahip çıkmalıyız.

Atatürk'ün ölmeden önce vasiyeti olan Hatay için zaman birlik zamanı sevgili Cumhurbaşkanımızın Sanayicilerimizi ve öncelik yerli yatırımcılarımızı teşviklerle Hataya yatırım yapmaya teşvik etmeli. Büyük Şehir Belediye Başkanları yan yana gelip Hatayı belediyecilik anlamında geliştirmek için kalb kalbe verip fikirlerini çarpıştırmalı, belediyecilik projelerinde en başarılı mimar mühendisleri Hatay için kolları sıvamalı. Fatma Şahine, Mehmet Tahmazoğluna, Mansur Yavaş gibi belediye başkanlarına Hatayın ihtiyacı var. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün hatırısına yüzyıllık kültürümüze lütfen sahip çıkalım. Asi Nehri hızlı bir şekilde arıtılsın, Antakya ve diğer ilçelerde devam eden enkaz hızlı bir şekilde kaldırılıp Sürdürülebilir Yeşil refah seviyesi yüksek bir Hatay için Belediye Başkanları, siyasetçiler ve ülkemizin lideri Recep Tayyip Erdoğan el ele gönül gönüle vermeli. Bu ülkenin partisi A, B, C değil deprem bölgeleri ve özellikle hasarın en fazla olduğu yer Hatay olmalı. Hatay gelişmeli ki Türkiye gelişsin...