Önceki İçerik
Sonraki İçerik
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 18, 2020 0
Editor Temmuz 1, 2020 0
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 15, 2020 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 26, 2024 0
Editor Ocak 16, 2021 0
Yetki belgesi olmayan emlakçılara dikkat
Editor Nisan 18, 2021 0
Amerika'nın 2. batarya üretim tesisini Tennessee, Spring Hill'e kuracağını açıkladı.
Editor Nisan 8, 2020 0
Yüz siperlikleri Türkiye’nin çeşitli illerinde sağlık kuruluşlarına gönderildi.
Editor Haziran 12, 2020 0
DSÖ, düzenli egzersizin kalça kırığı riskini yüzde 40 azaltabileceğini söylüyor....
Editor Eylül 22, 2020 0
GÖNÜL ELLERİ ÇARŞISI ORGANİK PAZAR’DA EKOLOJİK ÜRÜNLER İLE YERİNİ ALDI
Editor Haziran 16, 2020 0
KUIS AI Lab, programa kabul edilip, merkezde görev alacak öğrencilere burs olanakları...
Editor Nisan 17, 2021 0
Amgen Türkiye’de staj, proje iş birliği imkanı ve eğitim seminerleri ile ödüllendirilecek.
Editor Ocak 13, 2020 0
Conrad İstanbul Bosphorus, 14 Şubat Sevgililer Günü’nü unutulmaz kılmak isteyen...
Editor Temmuz 26, 2021 0
Doğru ambalajlama gıdanın kalite kaybını azaltıyor
Editor Temmuz 18, 2021 0
Ciltte kuruluk, kaşıntı, pullanma, kızarıklığa neden olan egzama, birçok insanın...
Rampayı yerine tekrar yerleştiren vatman dönüp yoluna devam ediyor.
İnen engelli kişi belki sadece yüksekliği bir kaç santim olan kaldırıma rahatça çıkıyor ve gideceği yere yol alıyor. Engelli birisi varsa biniş ve inişlerde her durakta tekrarlanıyor.
Aslında belki bazılarınızın karşılaştığı ve bir çok Avrupa kentinde tanık olduğu bir uygulama. Fotoğraftaki tramvayı engelli birey indikten ve uzaklaştıktan sonra çektim. Tıpkı onu unutmayan kenti gibi hiç unutmamak için...
6 Şubat depreminin en acı sonuçlarından birisi de ansızın kolunu, bacağını kaybederek engelli hale gelen ve yaşamının kalan kısmında hayatını engelli olarak geçirecek belki binlerce insanımızın durumu.
Hiç bir engeli olmayanlar için bile yaşamanın çok zor olduğu kentlerimizde engeli olan insanların bir çoğu sokağa hiç çıkamıyor, çıkanların ise işi hiç de kolay değil. Bu nedenle yeniden inşa edilecek şehirlerimizde artık işe bugüne kadar varlıklarını gösteremeyen engelli vatandaşlarımızın deneyimlerinden yararlanarak, hatta onlardan şehri tasarlamalarını isteyerek başlamalıyız.
Doymazlığın önunde diz çökmüş bu yıkıntı şehirler, umudu kırılmış, olmayan kolları ve bacakları ile yaşadığı travmayı daima hatırlayacak olan bu insanlara kol, bacak ve umut olacak şekilde yeniden ayağa kalkmalı.
Öyle bir anda biten sarı şeritli hiçbir işe yaramayan engelli yollarını yapmaktan bahsetmiyorum. Vatandaşına kimseye bağımlı olmadan özgür yaşama olanağı sağlayacak adil bir kentten bahsediyorum.
.
.
.
Eğer biz adil kent inşa edemiyorsak, doğa kendi adaletini oluşturuyor.
K.J. Maitland 'Boğulmuş Şehir' romanında Bristol şehri aniden kabaran dalgalar ile sular altında kalır;
"Denize rüşvet verilmezdi. Zengine de fakire de merhamet göstermedi. Ne kör bir dilencinin çok sefil kulübesi, ne de zengin bir tüccarın en büyük evi bağışlandı."