Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 18, 2020 0
Editor Temmuz 1, 2020 0
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 15, 2020 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 26, 2024 0
Editor Eylül 28, 2021 0
28 Yazarın Katkısıyla Tüm Yönleriyle Gayrimenkul Hukuku
Editor Temmuz 6, 2020 0
Tüketiciler yeniden ev ve otomobil arayışına başladı…
Editor Ağustos 19, 2021 0
Bursa’nın en çok ekmek satan fırınlarından birinin sahibiyim.
Editor Şubat 12, 2021 0
Aşı yok, sorun çok" diyen TTB, acilen yeni bir aşı programına geçilmesini istiyor.
Editor Şubat 14, 2020 0
2019’un en çok marka ve patent başvurusu yapan ili: İstanbul
Editor Mart 10, 2020 0
“Fuarların devam etmesi bizi memnun ediyor”
Editor Ocak 10, 2021 0
Tasavvuf Yolculuğundaki Hâller ve Bunların Psikolojik-Terapik Etkileri
Editor Kasım 2, 2021 0
Bitki çayları nasıl tüketilmeli?
Dün imece usulü ile yazin vefat eden bir bayimizin, 3 aydir dükkaninda kapali kalan mallarıni pazarda satmaya çalıştık...
Tabi gençlerin yardımı ile.. Bosetti Boya Kimya A.Ş.den Murat ve Mehmet Ali minubüs yani lojistik desteği verirken, Can , Zeynep, Zehra, Elif, Songul ve ben pazarlama, satiş ve paketleme, arada sicak reklam ile bütün gün satış yapmaya çalıştık...
3 aydir aklımdaydı, sonbaharın gelip, okullarin açilmasini bekledim. Nitekim çok kalabalik bir haftaya denk geldik...
Öncelikle ben bugün size pazarda yasadiklarimi anlatmak isteme sebebimi açiklamak istiyorum.
Son yıllarda velilerime verdigim koçluk desteklerinde genellikle karşilastığım sorunları;
* Günlük yaşam becerilerindeki zayıflık,
*Teknolojinin hızı karşisinda, günlük hayattaki yavaslik
* Çalışmaya ilgisizlik,
*Sorun görememek ve akabinde sorun çözememek
*İletişimsizlik
* Yaşama karşı duyarsızlik seklinde ana başliklarda özetleyebilirim.
Ve ben risk alarak bu özelliklere sahip 4 tane gencle pazara çıktım...
Ancak dün bambaşka bir şey oldu...
Önce zabıtaların bize gösterdikleri yere porselenlerimizi indirdik.
Daha sonra 1 saat satiş yapamayınca, 2. bir yer acmak icin yer aradik, kapi girişinde 2. bir tezgah açtiķ...
Ardından zabıtaların uyarisi ile karşılasınca, kendimize 3. bir yer baktiķ.
Bir perdeciden yardim istedik, 3. mekan pazarın icindeydi. kocaman tahtamizi, ve porselenlerimizi belki 7 8 turda iceri tasidik.
Can eğik duran tezgahı taşırken bütün teyzelerden kibarca yol isteyip özür diledi... Altina bir palet bulmak icin uğraşti. getirip düzelttti...
Birbirinden yaklaşık 150 metre mesafedeki 2 tezgah arasinda pos cihazini götürüp getirdik.
Arada eksik gelen tabaklar icin gidip geldik..
Arada musteriyi diger tezgaha götürüp satiş yaptik...
Bu arada zabitalarla olan diyalogumuz ayri bir yazı konusu... Allahtan acemi oldugumuz ve iyi niyetimiz anlasildi da... yardimci olundu gun sonuna doğru...
Ve bunlarin hepsine gencler karar verdi...
23 yillik öğretmenlik hayatimda dün şunu farkettim.
Sumer tabletlerinde bile yazan "Gençler cok değişti.." sözü aslinda doğru degilmiş.
Ortam ve şartlar gerçek hayat olduğunda gençler pozisyon alabiliyor, karar verebiliyor, iletisim kurabiliyor, sorun çözebiliyormuş.
O zaman Sümer tabletlerindeki sözü değistirelim.
"Anne babalar çok değişti, konfor alanini hergeçen gün daha da arttiriyorlar"
Lütfen, çocuklarimizin konfor alanini genisletmeyelim.
Gercek hayatı yasamalarina izin verelim.
En azindan ev isleri, yemek, temizlik, sorumluluk noktalarında onlari gercek hayatla başbasa birakalim...
Hayatı sanal bir dunyada tanimalarina biz izin verirsek... gercek hayat başarilarimiz o kadar düşecektir..
İyi pazarlar..
Yeliz Gumus
Project Leader, at School