Bilim, bu evrende sahip olabileceğiniz en büyük insanlık gücü

Bilimi sadece "bilim insanları" yapmaz. Bilim, bir tutkudur.

Bilim, bu evrende sahip olabileceğiniz en büyük insanlık gücü
90'ların ortalarına doğru.. İngilizce öğrenmek için kursa yazılmıştım. Bakırköy'de bir kursa gidiyordum. Tabi İngilizce pratik ve farklı alanlardan okumalarla bünyede yer edinebilen bir dil :) İş böyle olunca bende "Scientific American" dergisi okumaya başlamıştım. O zaman basılı formatı ülkemize geliyordu. Artık geliyor mu, geliyorsa satın alınıyor mu bilmiyorum. Scientific American dergisinin tarihine baktığınızda kuruluşu 1845. Neredeyse 200 yıllık bir bilim dergisi.. Bir çok "ilk" bu dergide yayınlanmış. Popüler bilim dergisi aslında. Bu derginin çok daha derin detaylı olanı, popülerden-anlamakta zorlanacağımız versiyonu olan "Nature" dergisinin de ilk yayın tarihi 1869. Türkiye'de popüler bilim dergisi olan ve herkesin tutkusu haline gelen Bilim ve Teknik Dergisi ise 1967 yılında hayata geçmiş. Yani arada 150 yıllık bir başlangıç farkı var.

Bilim, bu evrende sahip olabileceğiniz en büyük insanlık gücü. Onunla milyarlarca insanın hayatını kurtarabilir, kıtalar arası seyahat etmesini sağlayabilir, doyurabilir, refahını sağlayabilirsiniz. Sadece insanlık adına değil, gezegenin de kaderini belirleyebilirsiniz.

Bilim, bir kültür. Tıpkı yaşam stillerimiz gibi. Bilim yapmak, bilim üretmek bir tercih. Yine bir yaşam tercihi. Her yaşam tercihinde olduğu gibi, bilimin sizin yaşamınızda katacağı artılar ve vereceği eksiler var. 40'lı yaşlarıma yaklaştığım şu günlerde sabahın erken saatlerinde 20 sene önce her sabah yaptığım gibi hala bir bilim dergisine bakıyorsam, makaleler arasında dolaşıyorsam ve bu makaleler üzerine hayaller kuruyorsam, ülkemizin geleceği hakkında öngörülerde bulunuyorsam, bu bir tercih meselesidir mesela.

Size küçük bir hikaye anlatmak istiyorum. Dün gece eve dönerken bir taksici abi ile karşılaştım, 60'larına geliyordu. Nerelisin sorularından sonra, uğraştığım işi sordu. Her zaman olduğu gibi uğraştığım işi bir kelimede özetleyemedim, biraz anlattım. Taksici abi o kadar mutlu oldu ki. Yüzünden anlıyordum, heyecanını. Sonra konuşmaya başladı. Bilim dergileri okuduğundan, genetiğe merak saldığından, bu konularda da okuduğundan, tarımda farklı genetik modifikasyonların insanlığın gıda problemlerini çözebileceğinden bahsetti. Heyecanı gerçekten çok fazlaydı. Pat diye böyle yaşamı sorgulatan sorularım çoktur benim.. Tam da bu minvalde bir soru sordum.. Peki abi sonra ne oldu? Bu bilim merakın, bu okumalarına ne oldu? Çevresinin kendisi ile dalga geçtiğinden, "boş işlerle uğraşma" cümleleri duyduğundan, yalnızlaştığını ve ardından geçim sıkıntısı nedeniyle yolculuğunun buraya geldiğinden bahsetti.. Hiç bir şey diyemedim. Çünkü kendim de bunları çok yaşamıştım. Aramızdaki fark, ben vazgeçmemiştim.

Bilimi sadece "bilim insanları" yapmaz. Bilim, bir tutkudur. Evde canlı beslemek gibi. Yüzmek gibi. Tempolu yürümek gibi. Yüksek sesli müzik dinlemek gibi. Sinemaya gitmek gibi. Sevişmek gibi. Meraktır. Sonrasında gelişen bir kültürdür de aslında.

Bilimle geçireceğiniz, hayaller kuracağınız güzel bir gün dilerim 

Can KAYACILAR

Biyolog, Davranış Bilimci (Neuroscientist, MSc)

Bu resim için alternatif metin açıklaması yok