Pişmanlık Azaltma Çerçevesi

Karar vermemiz gereken şeyler aslında omuzlarımızda ne ağır bir yük!

Pişmanlık Azaltma Çerçevesi

Merhaba;

Neredeyse tüm haftamı; yaşamda yaptığımız seçimler ve hayatın kaotik akışında doğru kararlar alabilmek üzerine düşünerek geçirdim.

Bunda, bu hafta Kitap Ekspresi için birkaç sayfalık özetini hazırladığım Barry Schwartz'ın "Bolluk Paradoksu" kitabının etkisi büyük.

Hayatımızda git gide artan seçenek bolluğunun bizde ne denli karar yorgunluğu ve pişmanlık duygusu yarattığını, bu döngüden nasıl çıkıp daha iyi kararlar alabileceğimizi harika anlatmış Schwartz.

 Barry Schwartz, hayati kararlardaki yanlış seçimlerimizin bizi sonradan ne denli büyük üzüntüye sürükleyebildiği üzerinde öyle çok durmuş ki, özeti yazmayı bitirdiğimde kendi adıma aldığım birçok kararın yeniden üzerinden geçmem gerekti.

No alt text provided for this image

Evet, aldığımız kararları sonrasında sorgulayabileceğimizi bilmek çok ürkütücü.

Hepimiz gündelik hayatlarımızda birçok kritik karar aşamasından geçiyoruz.

Bu evi almalı mıyım?

İşimi değiştirmeli miyim?

Çocuğumu o okula mı göndermeliyim?

Kendi işimi kurmalı mıyım?

Karar vermemiz gereken şeyler aslında omuzlarımızda ne ağır bir yük! Ağır diyorum çünkü yaşamımızın kalitesi aldığımız kararların ve seçtiğimiz davranışlarımızın bir sonucu.

Tüm bunları düşünürken, Amazon’un kurucusu Jeff Bezos aklıma düştü yeniden. Büyük kararlar vermek konusunda hepimize ilham verebilecek isimlerden biri olduğundan, onun "Pişmanlık Azaltma Çerçevesi"nden bahsetmek istedim size.

Amazon’u kurmadan önce, Bezos’un New York’ta harika bir yaşamı var. D. E. Shaw & Co. isimli büyük bir yatırım şirketinde yüksek maaşla ve garantili bir pozisyonda çalışıyor.

Patronları ve çalışma arkadaşları ile ilişkileri çok iyi. Ancak kendi işini yapma ve girişimci olma isteği onu bu güvenli limandan çıkması için sürekli dürtüyor.

Bezos, yaşamını değiştiren kararlarını nasıl verdiğini şu sözlerle anlatıyor:

Ben rasyonel karar alan biriyim, nedenleri ve sonuçları analiz etmeye bayılırım. Ancak hayat değiştiren kararlar alırken, bundan fazlası lazım. Çok başarılı olduğum ve bana iyi para kazandıran işimden istifa edip, Seattle’da online kitap satan bir şirket kurmaya karar verirken kendimce bulduğum bir metodoloji vardı. Ben buna “pişmanlık azaltma çerçevesi” diyorum.

Bir gün oturdum, 80 yaşına geldiğimi hayal ettim. Sallanan sandalyemde oturuyordum ve o ana kadar yaşamış olduğum hayatı düşünüyordum. O yaştaki Jeff’in bana sorduğunu duydum: “Yaşadığın pişmanlıkların sayısını nasıl azaltırsın?”

Bu soruya cevap verirken; işimi bırakıp, online bir kitapçı açtığım için, 80 yaşıma geldiğimde pişman olmayacağımı hissettim.

Dahası çok başarısız olsam bile, hiç denememiş olmaktan duyduğum pişmanlık beni daha büyük bir çöküntü içine sokacaktı. Bu modeli kullanmak karar vermemi çok kolaylaştırmıştı, o andan sonra hiç geriye bakmadım."

***

Pişmanlık azaltma çerçevesini ilk duyduğumdan beri kendi hayatımda oldukça sık kullanıyorum. Hatta ilk kitabım, Yeni Bir Pencere Aç'ta da yer vermiştim.

Bu düşünme modelini seviyorum çünkü:

1) Sizi anın ötesini düşünmeye zorluyor. Yaşadığınız tüm korkuları ve şüpheleri geride bırakıp bir zaman yolculuğuna götürüyor. Olayları gelecekten bugüne bakarak değerlendirdiğinizde, başka bir bakış açısı kazanıyorsunuz. Size yeni bir boyut kazandırıyor.

 

2) Aynı zamanda hayatınız boyunca, zorlu karar anlarıyla karşılaştığınızda, omuzlarınızdaki yükü azaltmak için rahatlıkla kullanabileceğiniz bir yöntem. Ne yapacağınızdan tam olarak emin olmadığınızda yararlanabileceğiniz böyle bir düşünme modeline sahip olmak size iyi gelebilir.

 ***

İşte ben de bu hafta, kendi hayatımdaki kararları yine bu çerçeveye oturtarak sorguladım.

Türkiye'de yazarak, fikir ve içerik üreterek, mentorluk gibi pek de güzel ülkemde önemi henüz anlaşılmamış bir mesleği icra ederek yaşamanın birçok farklı zorluğu olsa da, 80 yaşıma geldiğimde de aynı şeyi yapmak istediğimi fark ettim.

Bu nedenle önemli karar anlarında şu soruları sorun lütfen kendinize:

Bu kararı verirsem, 80 yaşıma geldiğimde pişmanlıklarımın sayısını azaltmış olur muyum?

  • “Yapsaydım ne olurdu acaba?” sorusunun cevabını bilememek beni üzecek mi?
  • Boşuna zaman kaybettiğimi düşünecek miyim?
  • Kararımı uyguladığımda başarısız bile olsam, ömrümün son baharında bu benim için ne ifade edecek?

Tüm bunları düşündükten sonra, şunu da koyun cebinize:

Başarısızlık ya da hatalarla başa çıkmak, "keşke o zaman deneseydim" dedirten pişmanlık duygusunun altında eğreti bir yaşamı sürdürmeye çalışmaktan çok daha kolay.

Doğru kararlar aldığımız bir hafta olsun ikimiz için de.

İyi ki varsınız,

Pınar Kaçar Özkent

Career Mentor / Co-Founder: Haddinias.net / Author: Yeni Bir Pencere Aç