Meslek lisesi, memleket meselesi diye. Gerçekten tam olarak öyle.

Yeşil dönüşüm projeleri

Meslek lisesi, memleket meselesi diye. Gerçekten tam olarak öyle.
Dün, çok değerli Muhammed Demir Hocamızın davetiyle Darüşşafaka Eğitim Kurumları'ndan zehir gibi gençlerle küçük bir toplantı yaptık. Bir TÜBİTAK'a başvuru projesiydi ve her detayını konuştuk.

Yanılmıyorum biliyor musunuz?

Hangi konuda yanılmadığımı anlatacağım.. Konuştuğum öğrenciler tahminimce 9. sınıf öğrencileriydi. Onlarla topraksız tarımı hatta bunun yapay zeka ile yönetimini konuştuk. Seraların havalandırmalarını ve bu havalandırmaların enerji kaynaklarını tartıştık. Kokopitlerle tarımın faydalarını ve olumsuz olabilecek taraflarını konuştuk. Şehirlerde tarımı konuştuk. Aynı zemin alana sahip kubbe şeklindeki bir yapı ile dikdörtgenler prizması şeklindeki bir yapıda kullanılacak malzemelerin verimlilik yönünden hesaplamalarını konuştuk. Sonrasında bu yapıların aerodinamiğini.. 1 saati aşkın bir süre boyunca biz bunları konuştuk.

Yanılmadığım konu tam olarak şu.. Bu ülkenin en ama en büyük gücü, ülkenin "gençliği".. Daha ötesi değil. Ülkenin gençleri öylesine değerli pırlantalar ki anlatamam. Neye yatırım yapalım biliyor musunuz? Ülkenin gençliğinin deneyerek öğrenebileceği, öğrenirken kendini geliştirebileceği, özgürce düşüncelerini ifade edebileceği "model üretim tesisleri" kuralım. Bu model üretim tesislerinde "yüksek katma değerli ürünler" üretelim. Devletimizin böyle yapıları var ama bunların sayılarını arttıralım. Hani bir ara çok güzel bir slogan vardı: Meslek lisesi, memleket meselesi diye. Gerçekten tam olarak öyle.

Ülkemizde herkes üniversite okumak zorunda değil. Gelecekte üniversite diplomaları bir tercih nedeni olmaktan çıkacak (çoktan bir çok şirkette çıktı bile). Kaldı ki ülkemizde de sahip olduğu diploma doğrultusunda çalışan oransal olarak ne kadar insan vardır ki?

Gençlere öğretelim.. Sahip olduğumuz tüm ama tüm bilgileri, deneyimleri, uğraşları öğretelim. Yeteneklerimizi paylaşalım. Paylaşalım ki "ufkun ötesine" hep birlikte geçebilelim.

Şimdi Dünya'da muazzam bir "Yeşil Dönüşüm" rüzgarı var. Rüzgarın ötesinde kasırga. Gençlerin ürettiği tüm yeşil dönüşüm projelerine maddi destekler de var. Sonsuz bütçelerde hem de.. Emin olun bu ülkede yeşil dönüşümün mimarları da yine ülkemizin gençleri olacak. Çünkü ülkede dijital zeka çağını, biyoteknoloji çağını, sürdürülebilirliğin en güçlü yaşanacağı dönüşümü hep ama hep gençler başlatacak. O güç, onların elinde.

Ben kendime bir söz verdim.. Türkiye'de yapılması gereken, ekonomik fizibilitesi tutan tam 1000 tane yeşil dönüşüm projesini 2024 içerisinde sizlerle paylaşacağım. Küçüklü büyüklü olacak bunlar ama eksiksiz hepsi hepimizin yaşamımıza dokunan projeler olacak. Ve hepsinin öyle ya da böyle hayata geçmesi için çaba vereceğim. İddialı bir rakam gibi duruyor ama dönüşümün gücü tam olarak bu şekilde olmalı.. Neredeyse yarısını zaten yıllardır buradan konuşmuşuzdur. Üzerinden bir kez daha geçeceğim :)

Türkiye kendi yeşil dönüşümü ile milyarlarca dolarlık proje destekleri alabilir, milyarlarca dolarlık yatırımları ülkeye çekebilir. Yapabilir bunu. Yapabiliriz!

Can KAYACILAR

Endüstriyel Bilim İnsanı
Resim önizleme