Kadınlar erkeklerden daha fazla özür diliyor(muş)

Düşük öz güvenliler daha az özür diliyor(muş)

Kadınlar erkeklerden daha fazla özür diliyor(muş)
Kadınlar erkeklerden daha fazla özür diliyor(muş). Statü kazanmanın etkili bir yolu da, başkaları için iyilik yapmak ama başkalarından iyilik kabul etmemek(miş). Böbürlenmek bazı kültürlerde diğerlerine göre daha normal karşılanıyor(muş). Düşük öz güvenliler daha az özür diliyor(muş). Özür dilemek mağdurun intikam duygusunu azaltır(mış).

İyilik yapan kişiye minnettarlığını ifade etmek onda gurur veya memnuniyet duygusuna neden olabilirken, minnettarlığını ifade etmemek ise karşı tarafta öfkeye yol açabilir(miş).

Parantez içindeki miş’lerimden de anlayacaksınız; bunların hepsi farklı araştırmacılar tarafından farklı yıllarda yapılan araştırmaların sonuçları. Yani, bu çıkarımlarla illaki hemfikir olacağımız anlamına gelmiyor.

Bütün bölümlerini severek dinlediğim ve size daha önce de önerdiğim Yeni Haller Podcast’i son bölümünde “Özrün Sosyolojisi”ni inceliyordu. Onların referans verdiği bir makaleye ulaşıp, “özür dilemek, teşekkür etmek, böbürlenmek ve suçlamak” başlıklarında kendime hiç ummadığım düşünce kapıları açınca, bunları sizlerle de paylaşayım istedim.

*

Mea culpa, Latincede “benim hatam” anlamına geliyor; dini bir kökene sahip olup; bağışlanmayı, arınmayı ifade ediyor. Yani hatasını kabul eden kişinin manevi olarak arınacağı düşüncesine dayanıyor.
Tıbben de ortaya konmuş ki, özür dileme alışkanlığına sahip olan, hatasını kabul edebilen kişilerin bağışıklık sistemi daha kuvvetli oluyor; o uzlaşma ortamı insan sağlığına iyi geliyor.

Aynı şekilde birine teşekkür etmek ve minnettarlığını ifade etmek de benzer olumlu fiziki etkiyi yaratıyor. Yani, küçücük bir teşekkür ile hem duygusal bağlarımızı güçlendiriyoruz hem de sağlığımızı.

Bir de şöyle bir durum var… Bu platformda eminim siz de denk geliyorsunuzdur; satın aldığı ürünle ilgili sorun yaşayan bir müşterinin öfke ve şikayet içeren paylaşımına özür dileyerek ve konuyla ilgileneceğini belirterek şahsi e-postalarını veren yöneticiler oluyor.

İşte, yukarıda bahsettiğim makalede de tam bu konudan bahsediyordu. Eğer Internet’e kötü yorum bırakan bir müşteriye yorumunu kaldırması için para teklif ederseniz, müşteri, şikayetini kaldırmadığı gibi daha da sinirleniyor; fakat, özür dileyip, hatanızı kabul edip, yorumu silmesini isterseniz, müşteri şikayetini silmeye daha eğilimli oluyormuş.

*

İki yıl önce hayata veda eden tiyatrocu Rasim Öztekin’in bir sözüne denk gelmiştim Tomorrow'un sayfasında… Demiş ki:

İşe gitmek için çıktığın eve bir daha dönememe, sabah sarıldığın kızını bir daha öpememe, sevdiğinden geriye bir not kalma ihtimalini unutma.
Çok sev, çok konuş, çok özür dile, çok affet. Çok anı biriktir, çok sarıl sevdiklerine. Hayat bir şeyleri ertelemek için uzun değil.

*

İçinde geçmekte olduğumuz dönemde, Rasim Öztekin’in bu sözleri ve özür dilemek, teşekkür etmek, minnettarlığını ifade etmek, affetmek daha anlamlı hâle gelmedi mi?

Damla Ömür Tantekin

Founder of D Strategy | Advisor |

Bu resim için alternatif metin açıklaması yok