HİTABET

Bir dakikalık süre içinde dinleyicinin takip edebildiği sözcük sayısı 125 ilâ 175 arasında değişiyor

HİTABET
Ben, Ankara Hukuk Fakültesi mezunuyum. Fakültedeyken, herhangi bir derste topluluk karşısına geçip bir kez bile sunum yaptığımı hatırlamam. Kendini ifade etmek üstüne kurulu bir mesleğin daha en başında sanırım sınıfta kalmışız.

İş hayatına başladım, ilk sunumumu yapacağım; bir arkadaşım tavsiye verdi:
“Sol yumruğunu sıkarsan beyninin sağ yarısını uyarırsın ve söyleyeceklerini hatırlaman kolaylaşır” dedi.
O gün ortaya bir başarı hikayesi çıkmış olsaydı herhalde hatırlardım.

İşte, bu nedenledir ki, yıllardır hitabet ve diksiyon eğitimi fırsatlarını hiç kaçırmadım. Hatta geçtiğimiz günlerde yine iki eğitim birden alınca, bu haftaki yazı da konusunu böylelikle bulmuş oldu.

Hitabette bana göre en önemli dört konudan ve kendimde bir türlü gideremediğim hatalardan sizlere bahsedeyim.

*

Diyafram nefesi:

Bir konuşma öncesinde birkaç kez üst üste alınan diyafram nefesi hem beyne “her şey yolunda” mesajı gönderiyor hem de sesteki enerjiyi artırıyor.

Bu tekniği öğrenmek biraz alıştırma gerektirse de, nefesi “çiçek kokluyormuş gibi” içine çekmek, “mum üflüyormuş gibi” geri vermek diyafram nefesinin genel mantığını oluşturuyor.

*Asalak kelimeler:

Konuşma esnasında bir türlü kurtulamadığım “hani, yani, aslında” gibi asalak kelimelerim var. Fakat, hitabet hocamız haklı bir şey söyledi:

“Her kelimenin bir anlamı vardır ve hiçbir kelime normal şartlarda asalak değildir; ta ki bir konuşmada gereksiz ve üst üste kullanılana dek.”

Bu alışkanlıktan kurtulma egzersizi de şu şekilde…
Ne zaman asalak kelimeleri veya “ııı” gibi ara sesleri kullanma ihtiyacı duyuyorsak, o anlarda susmak gerekiyor. Bu kelimeleri söylemek veya “ıııı” sesini çıkarmak yerine sustuğumuzda, bir süre sonra bunları kullanmayı unutuyor(muş)uz.

*Konuşma temposu:

Bir dakikalık süre içinde dinleyicinin takip edebildiği sözcük sayısı 125 ilâ 175 arasında değişiyor. Dinleyici açısından takip, tempo 175 sözcüğün üstüne çıkınca zorlaştığı gibi 125'in altına düşünce de güçleşiyor.

Bunu kontrol etmenin en ideal yolu, herhangi bir konuşmamızı kayda alıp ölçüm yapmak.

*Hitabet içeriği:

Kendi uzmanlık alanım olan yazılı içerik için de hep söylerim… İyi bir içeriğin bütün ağırlığı girişinde ve sonunda yatıyor; bu da işin mutfağında güçlü bir hazırlık ve planlama demek.

“İnsanların çok lafa değil, doğru lafa ihtiyacı var” cümlesi konunun iyi bir özeti olur sanırım.

... veya Publilius Syrus’un “Susmalısınız ya da sözleriniz sessizliğinizden daha değerli olmalı” ifadesini de kulağımıza küpe yapabiliriz.

*

Bana göre, hitabeti ve diksiyonu geliştirmenin en iyi formülü şu:

Kendi sesini bulana dek egzersiz!

Topluluk önüne çıktığımızda sol yumruğumuzu yine sıkalım elbette. Ama önünde bol bol konuştuğumuz bir aynanın daha etkili olacağını da hep hatırlayalım derim.

Banyo aynası da olur; ayna işlevi görecek, eleştiriden sakınmayan yürekli bir arkadaş da.

Damla Ömür Tantekin

Founder of D Strategy | Advisor

damlatantekin.medium.com
#DStrateji #içerik