MARKALAR VE GÜVEN

Markalar insancıllaşıyor diyor ve onlara duygu ekliyorsak bu işin içinden nasıl çıkarız?

MARKALAR VE GÜVEN

Hikaye bu ya, bir zamanlar şehir X'de ( bilinmeyen meşhur denklem işaretimiz) yaşayan insanlar, uzun yıllar boyunca hizmet veren geleneksel bir kurum zincirinin sadık müşterileriydi. Ancak, bir gün bu marka, müşteri bilgilerini koruma konusundaki önemli bir güvenlik ihlali yaşadı. Müşteri verileri çalındı ve bu olay, şehir genelinde endişe yarattı.

Şimdi bu markayı affetmeli miyiz ne dersiniz? Markalar insancıllaşıyor diyor ve onlara duygu ekliyorsak bu işin içinden nasıl çıkarız?

Kademe kademe inceleyelim:

Hata Türü - Veri Güvenliği: Bu olay, markanın ciddi bir hata yaptığını gösteriyordu. Müşteri bilgilerinin güvenliği konusundaki zafiyet, tüketiciler arasında büyük bir endişeye yol açtı.

Markanın Tepkisi ise Şeffaflık ve Özür: Marka, olayın ardından hemen bir basın toplantısı düzenledi ve açık bir şekilde hatanın sorumluluğunu üstlendi. Ayrıca, müşterilere yönelik samimi bir özür dileme kampanyası başlattı.

Güveni Yeniden Kazanma Çabaları: Marka, güveni yeniden kazanmak için harekete geçti. Yeniden yapılanma ve güvenlik önlemlerini güçlendirme sözü vererek, benzer hataların tekrarlanmaması için kararlı bir çaba gösterdi.

Değerlerle Uyum: Marka, müşterilerine ve topluluğa olan sorumluluğunu vurguladı. Veri güvenliği konusundaki hatalarını telafi etmek için çeşitli sosyal sorumluluk projelerine yatırım yaparak, müşterilerle ortak değerlere bağlılığını gösterdi.

Bireyler ve Toplum Üzerindeki Etki: Bu olay, sadece bireyleri değil, aynı zamanda şehirdeki genel duyarlılığı da etkiledi. Müşteriler, markanın güvenliğiyle ilgili bu hata nedeniyle markayla ilişkilerini gözden geçirdiler.

Rekabet ve Alternatifler, Sadakat: Şehirdeki diğer market zincirleri, bu markanın hatalarını fırsata çevirmeye çalıştı. Bu durum, müşterilerin alternatiflere yönelme eğilimini artırdı ve rekabetin daha sıkı bir hale gelmesine neden oldu.

Hikaye, markanın hatalarını telafi etme çabalarını ve tüketicilerin buna nasıl tepki verdiğini, affetme sürecini ve marka sadakatini nasıl etkilediğini bize yansıtıyor. Sen ne hissettin?

Bir taraftan da #baharınkitaplığı 'nda Gözde Attila 'nın Afedersinin İçedönük adlı kitabından altını çizdiğim notlarımı da 112. podcast'timde paylaştım. Sadece 8dk.

"-Dünya bir içe dönük için ne kadar bilinmez ise bir dışa dönük için de öyle. Eşit bir katılımcı olduğunuzu anlamanız gerekiyor. Sizden daha üstün bir dünyaya ayak uydurmaya çalışmıyorsunuz. Sahip olduğunuz ödülleri dünyayla paylaşmak için dışa dönük ilerle eşit konumdasınız.

-İçe dönüklüğün ne olduğunu anlamak ve kavramak bir farkındalık adımı olsa da aynı zamanda kendimize neden kısıtlı bir hayat yarattığımızı dair iyi bir bahane de olabilir.

-Sessizce köşede durmam olan, biteni anlamadığım anlamına gelmiyor bile. bilakis hepinizden daha fazla hissediyorum. Daha fazla gözlemliyorum. Bunlarla o kadar meşgulüm ki içimdeki işleri bitirip dışarıya kafamı uzatmam zaman alıyor. Bazen de hiç uzatmıyorum.
Oysa varım andayım. Hem de belki hepinizin olduğundan çok daha fazla".

Bahar Beşer

Marka Mentor | Eğitmen

www.bahar5er.com