Önceki İçerik
Sonraki İçerik
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 18, 2020 0
Editor Temmuz 1, 2020 0
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 15, 2020 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 26, 2024 0
Editor Haziran 19, 2020 0
Sıcakları bu önerilerle daha rahat atlatın!
Editor Şubat 1, 2021 0
2020’de kadınlar daha çok konut aradı, İstanbul ise birinci sırada yer aldı
Editor Aralık 30, 2019 0
Hükümet Libya’ya asker sevk etmek için tezkereyi TBMM’ye sundu ve öncesinde CHP...
Editor Şubat 12, 2021 0
PROGRAM 3-6 YAŞ ARASI ÇOCUK SAHİBİ EBEVEYNLERİ HEDEFLİYOR
Editor Mart 17, 2021 0
Ege Depremi’nde binaların yıkılması ve o kadar can ve mal kaybı normal değil
Editor Aralık 29, 2019 0
Avrupa Birliği, Türkiye’den ihraç edilen bazı ürünlerde tarım zehirlerine yönelik...
Editor Mart 18, 2020 0
Şimdi ihtiyatla hareket etmek çok önemli.
Güzel ülkemiz Türkiye’de içinden hiçbir trenin geçmediği, en yakın demiryolunun yüzlerce kilometre ötede olduğu bir tren istasyonun olduğunu söylesem herhalde herkes şaşırır. Ama içinde demiryolu ağı olmayan Muğla ilinin Dalaman ilçesinde bundan 100 yıl önce bir tren istasyonu yapıldı ve bu tren istasyonu hala senelere meydan okurcasına ayakta durmaktadır. Gelin, bu yapının ilginç istasyonunun hikayesine birlikte bakalım.
19.yüzyılın başlarında Kavalalı Mehmet Ali Paşa Mısır’ı ele geçirdi ve Mısır valisi oldu.
İleriki yıllarda da Osmanlı ordularını belirli yerlerde yenerek Kütahya’ya kadar ilerledi. Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın işgal ettiği yerlerin içinde, zamanın Osmanlı imparatoru 3. Selim’in annesi Mihrişah Hatun’a hediye ettiği Tepearası, Eskiköy, Dalyan, Ortaca, Akıncı, Güzelyurt ve Dalaman’ın tamamını kapsayan 360 bin dekarlık çiftlik alanı da bulunuyordu.
Kavalalı’nın Osmanlı ile yaptığı anlaşma gereği Mısır’ın idaresi babadan oğula geçecekti. Bu anlaşma sayesinde Mehmet Ali Paşa’nın ölümü ile arazilerin idaresi aileye kaldı ve 1874’te doğan 2. Abbas Hilmi Paşa ileriki yıllarda Mısır’a hıdiv olunca Mısır ve Dalaman’daki toprakların da mülkiyetini ele geçirdi.
Abbas Hilmi Paşa, 1905 yılında gemi ile sarsala koyuna geldi.
Bugünkü Dalaman’ın henüz olmadığı o günlerde, 30 evin bulunduğu söğüt isimli bir köyün bulunduğu bölge oldukça verimli toprakları ve uçsuz bucaksız ovaları ile av meraklısı olan Abbas Hilmi Paşa’nın büyük beğenisini kazandı.
Şu an bile Sarsala Koyu Dalaman’ın en güzel koyları arasında gelmektedir. Her yıl yüzlerce turistin geldiği bu koy ve çevresinin bir de 19.yüzyıldaki bakir halini düşünürsek Abbas Hilmi Paşa’nın neden beğendiğini anlayabiliriz.
Bölgeye yerleşen Mısır hıdivi, kısa sürede iskele ve depo inşa ettirdi.
Etraftaki bataklıkları da kurutan hıdiv, son iş olarak Dalaman’a bir av köşkü yaptırmak için harekete geçti. Aynı günlerde hıdivin Mısır’a da bir tren istasyonu projesi vardı. Her iki projeyi de Fransız mimarlara verdi.
İki binanın da projesi hazırlandı ve Fransa’dan biri Dalaman’a diğeri de Mısır’a olmak üzere 2 ayrı gemi proje ve malzemelerle birlikte yola çıktı. Kimi rivayete göre gemilerin rotaları yanlış verildi, kimilerine göreyse malzeme ve projeler yanlış gemilere yüklendi ama sonuçta Mısır’a gitmesi gereken tren istasyonu projesi Dalaman’a, av köşkü projesi ise Mısır’a gitti.
Vakit kaybedilmeden binanın inşasına başlandı.
Sarsala Koyu’na gelen gemilerdeki malzemelerin bir kısmı Abbas Paşa’nın sıcağa dayanıklı diye Mısır ve Sudan’dan getirdiği işçilerin sırtında, daha ağır malzemeler ise kağnı, deve ve eşeklerle yaklaşık 12 kilometrelik mesafeye götürüldü. İddialara göre hıdiv Abbas Paşa bu kağnıların geçmesi için bu alana özel yol yaptırmıştı.