HÂBİL KÂBİL VE KARGA

Hâbil Kâbil ve Karga boyutundan insanlara sunulan mesajlar nedir?

HÂBİL KÂBİL VE KARGA

Hâbil Kâbil ve Karga boyutundan insanlara sunulan mesajlar nedir?

Dön bir bak kendine, sendeki Hâbil nedir, sendeki Kâbil nedir?

Sende ki karga boyutu nedir?

Kâbil Hâbil diye bir kişiyi öldürmedi.

Kâbil kendindeki Hâbil’i öldürdü.

Lütfen düşünelim, içimizde neleri öldürüyoruz, neleri yeşertiyoruz.

Lütfen düşünelim: Duygularımız ve duygularımızdan kaynaklanan yaptıklarımızla, kendimizde neleri öldürüyoruz, neleri aktif ediyoruz?

Lütfen düşünelim: Olumlu ya da olumsuz düşüncelerimiz, bizdeki hangi duyguları öldürmeye başlıyor, hangi duyguları hareketlendiriyor.

Duygular, nedir duygular?

Duygularımız Hâbil ya da Kâbil boyutu olabilir mi?
Duygularımızdan gelen davranışlarımız, Hâbil ya da Kâbil boyutu olabilir mi?

Kendimizdeki olumlu, güzel duygular nedir?
Kendimizdeki olumsuz, zararlı duygular nedir?

Bu duygular nereden gelir?
Her davranışın altında, duygular yatıyor olabilir mi?

Hangi duygularımız bize hâkimdir.
Hangi duygularımızla hareket ederiz.

Dünyaya geldiğimizde, hem olumlu hem de olumsuz duygular, değişik tohumlar misali "DNA" yazılımımızda vardır.

Hangi duygularımız beslersek, sularsak ve biz de beslemeye, sulamaya devam edersek, bizim hâl ve hareketlerimizden o yansır.
Ve bizden Hâbil ve Kâbil’lik açığa çıkar.

Bu duyguların çocukta aktif olması, anne babanın davranışları sözleri, çevrenin davranışları sözleri, bilgiler, olaylar ile yakın ilgilidir.

Anne baba; kavga ederse, dedikodu yaparsa, birilerini kötülerse, öfkeli ise, kavgacı ise, çalarsa çırparsa, bunlara şahit olan çocuğun kendi içinde Kâbil boyutu aktif olmaya başlaya bilir mi?

Anne baba; şefkatli, yardımsever, koruyucu, sevgi dolu, tatlı dilli, çalışkan, üretken ise, bunlara şahit olan çocuğun kendi içinde Hâbil boyutu aktif olmaya başlaya bilir mi?

Evet, başlayabilir.

Hâbil Kâbil kıssası buna işaret eder.

Nedir kişideki Hâbil, Kâbil boyutu?
Nedir, Kâbil'in Hâbil'i öldürmesi?
Nedir bir kıskançlıkla gelen öldürme olayı?

Bir kişi bir kişiyi mi öldürdü?
Yoksa bir kişi kendindeki Hâbil boyutunu mu öldürdü?
Kâbil’lik bir kişi de açığa çıkarsa, hangi duyguları ölmeye başlar.

Vücudumuza:
Hâbil'mi hakim, Kâbil'mi?
Mûsâ'mı hakim, Firavun'mu?
İbrâhîm'mi hakim Nemrut'mu?

Hâbil Kâbil Âdem'in çoçuklarıdır.
Yâni Hâbil Kâbil, vücud boyutumuzdaki zıt duygulardır.

Gel bu duyguları inceleyelim.

Hangi duygumuz bizi esir alırsa, diğer hangi duygumuz ölmeye başlar.

Eğer "kıskançlık" duygumuz bizi esir alırsa, "güvenmek, örnek almak, birliktelik" duygumuz ölmeye başlar.

Eğer "gaddarlık" duygumuz varsa, "merhamet" duygumuz ölmeye başlar.

Eğer "nefret" duygumuz varsa, "sevgi, şefkat" duygumuz ölmeye başlar.

Eğer "kavga, hiddet" duygumuz varsa, "barış,kardeşlik" duygumuz ölmeye başlar.

Eğer "kötülük" duygumuz varsa, "iyilik" duygumuz ölmeye başlar.

Eğer "fesatlık, hasetlik" duygumuz varsa, "birleştiricilik, beraberlik" duygumuz ölmeye başlar.

Eğer "hırsızlık, çalıp, çırpma" duygumuz varsa, "emaneti sahibine verme, hakkını verme, emek" duygumuz ölmeye başlar.
.......
.......

Evet, bizim Hâbil boyutumuz; iyilik, şefkat, sevgi, merhamet, tevazü, barış, çalışkan, gibi olumlu pozitif duygularımızdır.

Kâbil boyutumuz ise; kötülük, gaddarlık, zalimlik, savaş, nefret, kıskançlık gibi olumsuz, negatif duygularımızdır.

Hangi duygularımız ön planda ise, onun zıttı olan duygular, pasif olmaya, ölmeye başlar.

Biri hakkında; bir dedikodu yapıp arkasından çekiştirdiğimizde, hangi duygularımızı öldürüyoruz lütfen düşünelim.

Bize; kıskançlık, fesatlık, öfke, nefret, gibi duygularımız hakimse, hangi duygularımız ölüyor lütfen düşünelim.

İyi birimiyiz, kötü birimiyiz lütfen düşünelim?

Merhametli, şefkatli, koruyan birimiyiz, zalim, acımasız birimiyiz, lütfen düşünelim?

Lütfen düşünelim: Bize Hâbil boyutumu hakim, Kâbil boyutu mu?

Kur’ân çok güzel bir mesajla, Hâbil ile Kâbil boyutuna işaret eder.

Mâide Sûresi:

27- Onlara Âdem’in oğullarının hakikatlerinden bahset. Hani onlar Hakk’a yakınlığı anlamak için bir yakınlık içinde olmuşlardı. Onlardan birinin hareketleri uygun, diğerinin uygun değildi. Dedi ki: Seni mutlaka öldüreceğim. Diğeri dedi ki: Doğrusu ben sadece Allah’a yönelir, fenalıklardan sakınırım.

28- Eğer sen beni öldürmek için gelirsen, ben tüm varlığı vücudlandıran Allah’a saygımdan dolayı seni öldürmek için gelmem.

29- Ben kendi fenalarımdan tövbe etmeyi isterken, sen kendi fenalarınla beni öldürürsen, ateşe sahip olursun ve işte zalimliğinin karşılığı da budur.

30- Sonra da o kendi hevâsına uydu, kardeşini öldürmek için davrandı, sonra da onu öldürdü. Böylece hüsrana uğrayanlardan oldu.

31- Sonra da Allah’ın var ettiği bir karga ortaya çıktı, yeri eşeledi. O kardeşinin cesedine ne yapacağını onu görerek anladı. Dedi ki: Yazıklar olsun bana! Kardeşimin cesedine ne yapacağım konusunda bu kargadan bile aciz oldum. Sonra da pişman olanlardan oldu.

Kimin içinde; zarar verme, zalimlik yapma duygusu varsa, onda Kâbil’lik aktiftir.

Kimin içinde; merhamet, sevgi, şefkat, yardımseverlik duygusu varsa, onda Hâbil’lik aktiftir.

Merhamet ehli, asla kimseye zarar vermez, kimsenin hakkını yemez.

Zalim kimse ise, hep kendi çıkarını düşünür ve ölümü unutarak yaşar ve bir zalimlik içinde yaşar.

Evet, Kâbil çevresine zalimlik yapan kişidir.

Hâbil, çevresine merhamet, şefkat, iyilik yapan kişidir.

Peki kargadan murat nedir.

Gurâben yebhasu: karga, arayış, bakıyor, eşelemek,
Gurb " غُرَابً ": Garga, Karga

Gurâben-Gurûb- Gurb- Gar- Garib- Gurbet- Garga aynı kökten gelen kelimelerdir.
Batma, batış, kaybolmak, gömülen, pasiflik, karanlığa geçmek, uzaklaşmak, mağara, gibi anlamlara gelir.

Bizlere burada çok güzel bir mesaj verilmiş.

Her kimde; Kâbil'lik duyguları var ise, o kişide Hâbil'lik duyguları kaybolmaya başlar, pasif olmaya başlar.

İşte o kişide; tekrar Hâbil’lik duyguları oluşması için, yeri deşeleyen bir karga misali o kişi, kendindeki olumlu duyguları aktif edebilmesi gerekir.

Yani kendi aslını tanıması, kendine arif olması, Allah’a yönelmesi ve kendini yaratan Allah’a her şeyiyle teslim olması gerekir.

“Dedi ki: Seni mutlaka öldüreceğim. Diğeri dedi ki: Doğrusu ben sadece Allah’a yönelir, fenalıklardan sakınırım." Mâide Sûresi 27

Olumlu duygular derinlerde kalıp, olumsuz duygular bedene hakim olduğunda, olumsuz duyguları nasıl pasifleştirmek, olumlu duyguları nasıl aktifleştirmek gerektiğini, çok iyi düşünmemiz gerekir.
Ve ilimsel keşiflerle ve gönülsel yolculukla, bunu nasıl başarabiliriz, çok iyi düşünmemiz gerekir.

Bir çok olumsuz duyguları bitirmek için, Kur’ân’da sunulan karga'nın yeri eşelemesiyle nasıl bir derin mesaj veriliyor, anlamamız gerekir.

Zalimlik duygusunu yenmenin yolunu keşfetmeliyiz.

“DNA” kotlarının derinliklerinden, neleri aktif, neleri pasif hâle getirebiliriz, bunun için bizlere karga misaliyle ne mesaj veriliyor? Bunu çok ama çok iyi düşünmeliyiz.

Karga kardeş:
Nedir senin sırrın?
Kur'ân'da anılıyorsan senden gelen mesaj nedir?
Maide Sûresi 31: "Gurâben" " غُرَابًا "
"Sonra da Allah’ın var ettiği bir karga ortaya çıktı, yeri eşeledi. O kardeşinin cesedine ne yapacağını onu görerek anladı"

Bu eşelemede ki derin mesaj nedir ey karga kardeş?

Sen insan oğluna ne mesajlar sunuyorsun?

Unutmayalım, Hâbil'lik Kâbil'lik bizde.

Ve asla unutmayalım:
Bilgiler ve öğretiler, hislere-hissetmeye
Hisler, yoğunlaşmış duygulara
Duygular isteklere
İstekler düşüncelere
Düşünceler; âlâkaya, plan yapmaya
Plan yapma; karar verme ve uygulamaya
Uygulama; eylemlere, davranışlara, hallere dönüşür.
İşte eylem, davranış, hallerimiz, ya iyilik ya da kötülük üzeredir.
İşte Hâbil'lik Kâbil'lik burada gizlidir.

İşte, Kâbil çevresine zalimlik yapan kişidir.

Hâbil, çevresine merhamet, şefkat, iyilik yapan kişidir.

Kâbil halinde yaşayanlar asla huzurlu değillerdir, işte cehennem onlardır.

Hâbil halinde yaşayanlar huzurludurlar, işte cennet onlardır.

Şimdi düşünelim, biz Hâbil'miyiz, Kâbil'miyiz.

Ve Karga'mız aktif halde mi?