Dün gece TÜBİTAK 4 projemi (yazıyla dört) birden reddetti.

Allah bu ülkede üreterek fark yaratmak isteyen herkese sabır ihsan etsin.

Dün gece TÜBİTAK 4 projemi (yazıyla dört) birden reddetti.
Dün gece TÜBİTAK 4 projemi (yazıyla dört) birden reddetti.

Bütün gece sabaha kadar sinirimden zıpladıktan sonra sabah 8:00'de ofisime dönüp TÜBİTAK'ın reddedeceği yeni projem üzerinde çalışmaya başladım.

Panel raporları henüz gelmedi ancak tecrübeye istinaden söylüyorum ki muhtemelen ticarileştirmesi zor projeler olduğu için reddedilmiştir.

Bu arada bu zamana kadar gerçekleştirdiğimiz bütün projeler daha proje süreleri tamamlanmadan ticarileşti. Biyoteknoloji alanı için gayet olağanüstü bir başarıdır. Bu projelerde bu arada yine aynı gerekçelerle defalarca reddedilmiş, sonra kabul edilmişti.

Misal aklıma gelen çarpıcı bir örnek... İlk önerisini üç yıl önce önerdiğim bir projem yıllar içinde defalarca reddedildi. En son bir başka bilim insanı yurt dışında yapınca avrupalı dahi bilim insanlarının başarısı diye bizim medyaya düştü. Bu sefer bari bu ürünü millileştirelim diye yine önerdim. Yine reddedildi. Muhtemelen bu sefer de artık muadili var, rekabet etmesi zor diye reddedilmiştir.

Hafta başında da KOSGEB bir projemi reddetti. Artık ticarileşme aşamasına gelmiş, son karakterizasyon ve patent çalışmaları aşamasına geçmiş ürünümüz için destek istedik. Bu seferde ama siz ürünü bitirmişsiniz diyerek reddedildi.

Yani işin başında bu iş çok zor diye reddediyorlar, işin sonunda ama siz işi tamamlamışsınız diye reddediyorlar.

Abi Çal&Ge yapmayı bende biliyorum. Türkiye'de satışı olan ürünü çal, patentinin çakmasını üret, bir de patent şampiyonuyum diye caka sat, sonra TÜBİTAK'tan, KOSGEB'den destekleri kopart... Onların da işine geliyor. Çünkü destek verdikleri ürünler anında ticarileşince bunları başarı hikayesi diye anlatıyorlar.

Ama Ar&Ge veya Ür&Ge böyle birşey değil... Ben biyoteknoloji alanında yatırım yapacak sanayiciyi yalvar yakar buluyorum, binbir zorlukla ikna ediyorum. Onlar da bu işler riskli işler olduğu için devlet desteği görmek istiyorlar, riski bölüştürmek istiyorlar haliyle...

Tam olarak ticarileşmesi meşakkatli olduğu için devlet desteğinin gerekli olduğu bir alanda tam olarak ticarileşme zor diye devlet desteği bulamıyorsunuz.

Sonra bize insanlar gelip diyor ki siz akademisyenler fildişi kulelerde oturuyorsunuz, hiç sanayiye inmiyorsunuz.

Ee inemiyoruz ki?

Bu kafa Bangladeş tipi sanayici kafası... Yurt dışında üretilip, Türkiye'ye satılan ürünün çakmasının yapılması Ar&Ge değildir. Bu zihniyetle orta gelir tuzağını asla aşamayız. Asla kişi başına gelirde 10.000$ bariyerini aşamayız. Göçüp giden beyinlerimize de dur neden gidiyorsun diyemeyiz.

Allah bu ülkede üreterek fark yaratmak isteyen herkese sabır ihsan etsin.

Ali AKPEK

Doçent Doktor Biyomedikal Mühendisliği & Biyomühendislik, Genel Müdür Alia Girişim, Ex-MBA
Resim önizleme