Akşehir'in Tuzlukçu diye bir kasabasında zamanın birinde Kadir diye bir dede yaşarmış.

Öyle çok anılar var ki o köyde

Akşehir'in Tuzlukçu diye bir kasabasında zamanın birinde Kadir diye bir dede yaşarmış.

Akşehir'in Tuzlukçu diye bir kasabasında zamanın birinde Kadir diye bir dede yaşarmış.
Kadir dede bir safça olduğu bilinir,o hastaneye giderken motorlu bir yan kesici yanına gelir,ağa nereye diye sorar hastaneye diyen Kadir dedeye atla ben ativereyim onca yolu yürüme demiş.
Kadir ağa sevinmiş binmiş motora hastane sağdaki yolda , QR gidiyor.
Issız bir yere gelince indirmiş ağayı yollamış ceplerini iki üç kuruş ne varsa almış binmiş gitmiş motora.

Ağa ordan başlamış yürümeye,hastaneye gitmiş, ilacını almış gelmiş evine.

Sormuş ev halkı nerede kaldın diye,hele şurubu getirin bı içeyim anlatacam demiş.
Şurup gelmis açmış azını dikmiş tepeye,hele dur o öyle içilmez dediyse de ebe ,dikmiş ağa şurubu tepeye.

Bir kaşık şurup benim dişimin goğuna yetmez,ben bilmem mi azimin ayarını diyip susturmuş ev halkını.
Baba nere gittinde geç geldin deyince gelini ,hele gızım birde onu anlatayım demiş ağa.
Motorlu bir uşak geldi,bin ağa atayım hastaneye dedim aldı gitti hendereye.
İndi cepleri yokladı,cebimden iccik para aldı.
Koydu gitti,galagaldim horada.

Galiba hırsızdı, hınzır deyince köye lüllüm olmuş, galiba hırsız 

Öyle çok anılar varki o köyde,
Eskiden varda şimdi yokmu böyle şeyler , hanım hanımcik,
beyefendice aranıyor telefonlar,size teklifimiz var diye , hipnoz gibi kelimeler ile bağlıyorlar insanı kazanç elde ettirecez diye ,
zaten herkez zor durumda,biri iki yapma derdinde .
Kaniveriyor ya doğruysa diye ve sonuç elde olanda kayboluyor.
Dikkat etmek gerekir sosyal medya reklam ve telefon ile arayıp, terbiyeli hırsızlara...
Adliyeler bu dosyalarla dolu,
Sistemleri çöksün inşallah,yada çökertebilecek bir sistem inşa etmek nasip olsun bizlere .

Tülay GÜREL Sayfasından Alıntı