Aroma Meyve Suları 56 Yıllık Yolculuğunu Sonlandırdı
Aroma Meyve Suları, 56 yıllık bir yolculuğun ardından sektöre veda etti. Ekonomik zorluklar ve aile içi çatışmaların etkilediği süreç, aile işletmelerinin profesyonel yönetim ve kurumsallaşmanın önemini bir kez daha gündeme taşıdı.

TÜRKİYE GÜNLÜĞÜ /TÜRKİYE
Aroma Meyve Suları 56 Yıllık Yolculuğunu Sonlandırdı
Aile içi çatışmalar ve ekonomik zorluklar, Aroma'nın sektöre veda etmesine yol açtı. Peki, aile işletmeleri bu tür krizleri nasıl aşabilir?
Baş başa vermeyince taş yerinden oynamaz
Aroma Meyve Suları 56 Yıllık Hikayesinin Sonuna geldi.
1960’lı yıllarda kurulan ve yıllar boyunca Türk halkının sofralarına kaliteli meyve suyu ulaştıran Aroma, sektörün öncü firmalarından biri olarak tanınıyordu.
Yerli ve doğal ürün portföyü ile tüketicinin gönlüne taht kurmuş bir marka olmasının yanında, sektördeki kalitesi ve yenilikçi anlayışıyla, ayrıca kendi ifadeleri ile, üretici çiftçinin mağdur olmamasına dönük onların yanında olan tutumları ile de öne çıkıyordu.
Bu nedenle firmanın zorlu bir ekonomik sürece girdiği ve konkordato ilan ettiği haberi kamuoyunda şaşkınlıkla ve üzüntü yarattı.
Bazı kaynaklar, bu durumun arkasında aile içi çatışmalardan kaynaklanan yönetim sorunlarının olduğunu belirtiyor.
Şirketin yönetiminde yer alan aile bireyleri arasındaki fikir ayrılıkları ve “kardeş kavgası” olarak ifade edilen sorunlar, yönetimsel karar alım sürecini olumsuz etkilemiş olabilir. Bu tür aile içi sorunlar, şirketin hem finansal hem de operasyonel dengesini bozmuş görünüyor.
Aile işletmeleri ile ilgili çalışmalarımızda bu işletmelerin ekonomimize katkısının yanında aile üyeleri dışında da tüm paydaşlarına karşı sorumlulukları nedeniyle yönetimlerinde profesyonel yaklaşımları benimsemeleri, kurumsallaşmaya dönük adım atmaları gerektiğine vurgu yapıyoruz.
Çok çeşitli sebepler öne sürerek, ki bunların çok önemli kısmı mazeretten öte gitmediğini görüyoruz, bu çalışmaları geciktirmeleri yalnızca şirketin kendi varlıklarının değil, şirketle ilişkili birçok paydaşın da zarar görmesine neden oluyor.
➤Aile Üyeleri için finansal kayıplar, itibar kayıpları, aile içi çatışmalar ve onarılmaz görünen yaraların oluşması,
➤Çalışanlar açısından iş kaybı, şirkete olan güven, bağlılık ve motivasyon kaybı
➤Tedarikçiler açısından, zincirleme mali kayıpların yaşanması ve güvenilir bir iş ortağı olma statüsünün zarar görmesi,
➤Müşteriler açısından üretimin, hizmetin kapasite kaybı yaşaması, tamamen durması, ürünlere erişimde sorunlar yaşanması, yüksek maliyetler ödenerek yaratılan marka değerinde kayıplar oluşması,
➤Ülke ekonomisine de istihdam kaybı ve tedarik zinciri kesintileri gibi daha geniş ekonomik zararlar ve sorunlar yansımasına yol açıyor.
Bu tür olaylar, aile işletmelerinin profesyonel yönetim, kurumsal yönetim yapıları ve çatışma çözümü stratejilerinin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Aile içi sorunların işletme kararlarına yansıması hem işletmeyi hem de aile ilişkilerini derinden etkileyebilir.
??Sorumuz: O zaman duygusal çatışmaların profesyonel iş kararlarını gölgede bırakmasına izin verilmemesi için bugün aile işletmeleri kurucuları ve çalışanları olarak ne tür tedbirler alınmalı?
Özge TORAMAN
- actioncoachturkey.com (Şirket)
- engageandgrowturkey.com (Şirket)
- actioncoach.com (Şirket)
https://www.turkiyegunlugu.net/