TÜRKLER, İSTİKLALCİ RUHLARINA GERİ DÖNMELİDİR.

İstiklâl Marşımız, bütün Türk milletinin ortak mutabakat metnidir.

TÜRKLER, İSTİKLALCİ RUHLARINA GERİ DÖNMELİDİR.
GÜZEL BİR HABER:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda, 2021 yılının "İstiklal Marşı Yılı" olmasını içeren düzenleme kabul edildi.
TÜRKLER, İSTİKLALCİ RUHLARINA GERİ DÖNMELİDİR.
Nurullah ÇETİN
İstiklâl Marşımız, bütün Türk milletinin ortak mutabakat metnidir. Bizi millet yapan temel bileşenlerimizden biridir. Marşımız, Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin üzerinde kurulduğu toprakların savaşla tekrar vatan yapılmasının bir belgesidir, devlet ve vatanımızın tapusudur. Zira bu metin, Türk milletinin var olma yok olma mücadelesinin en kızıştığı bir dönemde, Türk’ün tarihe karşı direniş kararlılığının zirvede olduğu bir sırada üretilmiş Türk millî ruhunun ortak heyecanının, ortak iradesinin, ortak hassasiyetinin bir ürünüdür.
Türk’ün millî ve dinî değerlerinin özgürleştirilmesi yürüyüşünün öncüsü olan başbuğ Atatürk’ün kutsal millet mücadelesine Türk’ün asil ve korkusuz evlatlarından biri olan Mehmet Âkif de destek verdi. “Halkın bizim tarafımızdan aydınlatılmaya ihtiyacı varmış, kalkın gidiyoruz, burada durmak zamanı değil”, diyerek arkadaşlarını da alıp İstanbul’dan ayrılarak Anadolu mücadelesine fiilen katıldı. Anadolu’yu karış karış dolaşarak vaazlarıyla, konuşmalarıyla Türk’ü istiklaline sahip çıkması konusunda uyardı, Kuva-yı Milliye saflarında ölümüne savaşa davet etti.
İşte böylesine olumsuz bir zeminde, en zor şartlarda ve pek çok kişinin ümitsiz olduğu bir ortamda Mehmet Âkif çıktı ve milletini “korkma!” diye uyardı, ümit telkin etti ve zafere giden yolda motive etti. İstiklâl Marşımız, Türk milletinin sonsuza kadar hür ve bağımsız bir millet olarak yaşama iradesini terennüm ediyordu. İstiklâl Marşımız, bizim hem millî hem de dinî değerlerimizi koruma, yaşatma ve geliştirerek devam ettirme azim ve kararlılığımızı yansıtır. İstiklâlimiz, vatanımız, hürriyetimiz, dinimiz, bayrağımız bizim millî değerlerimizdir.
Millet olarak var olmamız ve tarihsel yolculuğumuz bu kutsallarımızın geliştirilerek korunmasına bağlıdır. İstiklâl Marşımız, işte bunun teminatıdır.
12 Mart 1921’de Türk’ün millî iradesinin temsil edildiği yer olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde çok büyük bir heyecanla ve mutabakatla kabul edilen İstiklâl Marşımız, o zamandan beri Türk’ün özgürlük manifestosu olarak milletçe hep bir ağızdan okunmaktadır.
Bugün Türk milletinin topluca, hep bir ağızdan ve yüksek sesle okuduğu iki önemli metin vardır: Birisi, dinî kimliğimizin simgesi olan, Itrî‘nin bestelediği ve bayram namazlarında okuduğumuz bayram tekbiri, diğeri de bütün resmî toplantılarda hep bir ağızdan okuduğumuz ve millî kimliğimizin vesikası olan İstiklâl Marşı’dır. Dolayısıyla biz, hem Müslüman hem Türk’üz.
Türk-İslam medeniyetinin çocukları olan Türk milleti, bu iki temel değerinden asla vazgeçmeyecektir. Biz, millet olarak tarihsel yolculuğumuzu Müslüman ve Türk kalarak devam ettirebiliriz. O yüzden Türk-İslam kimliğimize sıkı sıkı sarılarak sahip çıkmalıyız.
Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, yazı