Gönlümden...

Bir gün Cemal Safi Ağabey'e "İmkânsız şiirini nasıl yazdınız?" diye sordum, anlattı,

Gönlümden...
Gönlümden...
Bir gün Cemal Safi Ağabey'e "İmkânsız şiirini nasıl yazdınız?" diye sordum, anlattı,
"Bir akşam Zekai Tunca, Metin Everest ile beraber oturuyorduk. Daha başka kişiler de vardı. Mesela Rasim Adasal gelirdi. Sohbet eder birbirimiz ile fikir alışverişinde bulunurduk.
Zekai Tunca 'Cemal Abi, yirmi civarında şiirini Orhan Gencebay besteledi, onlar sanat müziği değil, bir şiirini de bana ver' dedi. Ardından da ilave etti. 'Bir sevgili ancak düşlerine giriyor, başka türlü göremiyorsun, böyle bir sevgili olur mu? Ya da böyle bir şiir.'
Kafamda bir şeyler tasarladım.
Ertesi gün gömleğimin cebinde yazdığım bir notu buldum, unutmuşum. Şöyle yazmışım, 'Yıldızlara baktırdım fallara çıkmıyorsun.' Fallarda değil, fallara. Sonra bir günde şiiri tamamladım.
Bir müddet sonra Zekai Bey telefon etti, şiiri sordu, telefonda okudum. Hemen kalkıp geldi. İki gün içinde de kürdilihicazkâr makamında besteledi.
İlk önce Ayşegül Durukan Hanım okumuştu kasete yanlış hatırlamıyorsam. Daha sonra okuyan sanatçı sayısı otuz altı oldu. Kasetin kapağına ya İmkânsız yazıyorlardı ya da Rüyalarım Olmasa.''
"Adı neden İmkânsız?" deyince de şöyle konuştu;
"O dönemde olanak, olasılık gibi kelimeler moda haline getiriliyordu. Bunlar edebi kelime değil, şiir kelimesi hiç değil. Bir İhtimal Daha Var şarkısını Bir Olasılık Daha Var yapsak olur mu?"
İmkânsız- Rüyalarım Olmasa
Yıldızlara baktırdım fallara çıkmıyorsun
Seni görmem imkansız rüyalarım olmasa
Pencereden bakmıyor yollara çıkmıyorsun
Seni görmem imkansız rüyalarım olmasa
Zor mu geldi kalbinde bana sevgi saklamak
Yakıp gittiğin yeri dönüp bir kez yoklamak
Değil sabaha kadar seni öpüp koklamak
Seni sarmam imkansız rüyalarım olmasa
Sevmesem özler miyim seni can pahasına
Ne olur bir fırsat ver, beni bir daha sına
Adını söyleyemem senden bir başkasına
Seni sormam imkansız rüyalarım olmasa
Düşlerimde incitsem günlerce uyuyamam
Sana değil, saçının bir teline kıyamam
Yıllar sonra dönsen de' nerde kaldın' diyemem
Seni kırmam imkansız rüyalarım olmasa
Yalvarırım mektup yaz beş dakkanı ayır da
Su serp yanan sineme sağlığını duyur da
Yaban gülü gibisin dağda, kırda, bayırda
Seni dermem imkansız rüyalarım olmasa...
Cemal Safi
...
Cemal Safi Ağabey önce bir "Şiir Kaseti" çıkarmıştı. Sene 1988-89 olmalı. Arabada defalarca dinlemiştim. Daha sonra kitap olarak Vurgun çıkmıştı.
O yıllarda Cemal Safi Ağabey'e halimi arz etmiş, bir şiir yazmışım, iki gün önce elime geçen Vurgun kitabının arasından çıktı.
Bazı şiirlerinin adını kullanmışım yazarken.
Telefon da Sen, Vurgun, Sende Kalmış gibi...
Arzuhal
Gönlümden çıkmıyor o kor dudaklım,
Buldu benim gibi safı Ağabey,
Telefon sesinde vurgun yer aklım,
Yaptırır bir sürü gafı Ağabey.
Eşini bulamam dolaşsam arşı,
Her şeye muhalif, her şeye karşı,
Düğünde çaldırır Cenaze Marşı,
Ölü evinde de defi Ağabey.
"Meyvemi al" derim, ağacı ister,
Mehtaplı gecede yarasa besler,
Rica ediyorum bana yol göster,
Şiir dünyasının şefi Ağabey.
Çok arzu etse de yine eder naz,
Ahu görünse de tilkice kurnaz,
Ne kadar anlatsam az geliyor az,
Ama bu kadarı kâfi Ağabey.
İnsan katar katar, hepsi sıralı,
Kimi sapasağlam, kimi yaralı,
Nice yüzler gördüm, çoğu daralı,
Sende kalmış cemal, safi Ağabey...
Bu fotoğraf rahmetli Rasim Köroğlu'nu anmak için düzenlediğimiz günden. Eskişehir Tren Garında.
Bir şiir de Rasim Köroğlu'ndan koyalım.
Aradım
Tükettim ayları, bitirdim günü,
Yıllarda aradım nazlı yar seni,
Kaybettim kendimi, şaşırdım yönü,
Yollarda aradım nazlı yar seni.
Gözümün yaşını döktüm mendile,
Almadı dereler aktı nafile,
Dolaştım sahrayı, döküldüm Nil'e
Çöllerde aradım nazlı yar seni.
Dışıma vurunca aşkın ataşı,
Tutuştu dünyanın öteki başı,
Isıttım toprağı, erittim taşı,
Küllerde aradım nazlı yar seni.
Güllerin bülbüle buymuş mirası,
Her yanımı sardı diken yarası,
Alaca karanlık, seher sırası,
Güllerde aradım nazlı yar seni.
Kandırdın Rasim'i cilve nazınan,
Anlatılmaz derdim üç beş sözünen,
Paylaştım hepsini sarı sazınan,
Tellerde aradım nazlı yar seni.
Rasim Köroğlu
...
Şehitlerimize, bu toprakları vatan yapanlara, atalarımıza, Cemal Safi Ağabey'e, Rasim Köroğlu'na, geçmişlerimize Allah rahmet eylesin.
(17 Nisan 2018 Cemal Safi Ağabey'in vefat tarihi idi.