Önceki İçerik
Sonraki İçerik
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 18, 2020 0
Editor Temmuz 1, 2020 0
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 15, 2020 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 26, 2024 0
Editor Haziran 6, 2021 0
TÜRKİYE’NİN BAŞKA YERİNDE BİR ÖRNEĞİ YOK
Editor Ağustos 1, 2021 0
Bir yanda aşı karşıtları, bir yanda aşı olmakta tereddüt yaşayanlar var.
Editor Ekim 15, 2020 0
Uzun bir aradan sonra Artweeks@Akaretler; sanatçılara ve galerilere sanatseverlerle...
Editor Mayıs 9, 2020 0
Hub-Edu öğrencilere katkıda bulunuyor
Editor Eylül 22, 2020 0
“Bir kavmin efendisi, onlara hizmet edendir.”
Editor Haziran 3, 2021 0
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş Atatürk’e yapılan hakaretlere...
Editor Ağustos 24, 2021 0
Genetik ve beslenme faktörüne dikkat: Her 100 çocuktan 5’inde böbrek taşı problemi...
Editor Kasım 14, 2020 0
‘Tesisatçılar Buluşması’nı İstanbul’da bulunan Fulya Mağazası’nda gerçekleştirildi.
Türkiye'de ben henüz "çatıda cam sera" hiç görmedim. Bu cam seraların çok büyük faydaları olacak. Özellikle şirketlerin ve okulların üzerinde olursa, insanların "bir şeyler yetiştirme merakı" yeniden tetiklenecek. Ayrıca böyle seraların en büyük faydası, çalışanların ya da işte o binada bulunanların "mental sağlığını" pozitif yönde etkileyebilecek olması. Çünkü bir kahve molasında, serada 1 tur atmanız, şehrin o bunaltan, insanı darlayan grisinden kurtulmanızı sağlayacak ve mental sağlığınız için muhteşem bir katkıda bulunacak. Zira çocukların, gençlerin de sağlığı aynı şekilde olumlu yönde etkilenecek.
Şehrin sürdürülebilirliği ancak bu şekilde çok daha "üretime yönelik" olabilir görüşündeyim. Hele ki dikey tarım gibi daha da sofistike tarımsal üretimler sağlandığında, üretilenlerin bir kısmı ticarete, bir kısmı ise binada yaşayanlara dağıtıldığında, tarımın iyileştirici gücünü o zaman çok net hissedebileceğiz. Şehirde yaşayan gergin insanlara huzur bu şekilde gelebilir örneğin.
İstanbul mesela ortalama 5.400 kilometrekare.. Yani 5.400.000 dönüm :) Bunun yarısından fazlasını yol, boş arazi vs. deseniz geriye elinizde yine baya büyük bir ölçekte "çatıda tarım arazisi" kalıyor.
Az önce baktım, Türkiye'de TÜM tıbbi aromatik bitki üretimi 1.300.000 dönümde yapılıyormuş :) İstanbul'un çatı yüzölçümü eh anca bu kadardır işte :) Çatıda seranın potansiyelini sizlere anlatmak için bu örnekleri vermek istedim. Hele ki o cam seralarda 4, 5, 6 kat dikey tarım yapılabilirse, muazzam bir üretim sağlanabilir.
Çatıda seralar istihdam için de çok etkili bir kaynak olur. Sonuç olarak seranın bakımı için her gün belki sabah saatlerinde bir kontrol, sonrasında iş yerinde uygun çalışmalara devam edilebilir. Bu konuda serada ürün yetiştirme eğitimleri alınabilir.
Teletıp (telemedicine) çağı, yapay zekanın gelişmesiyle inanılmaz derecede ilerleyecek. Yani vücudunuzda görünen bir sorunu fotoğraflayıp, yapay zeka aracılığıyla onun ne olduğunu bilebilir ya da sağlık problemlerinize hafifletici çareleri yine yapay zeka ile bulabilirsiniz. Seradaki özellikle hastalık vs. problemleri için de bu geçerli olabilir. Ve gelecekte tüm seraları yapay zekalar yönetebilir. Bu oldukça mümkün.
Bugün biraz çatılara daha dikkatli bakma günü :)
Güzel bir Pazar gününüz olsun.