Önceki İçerik
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 18, 2020 0
Editor Temmuz 1, 2020 0
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 15, 2020 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 31, 2024 0
Editor Mart 26, 2024 0
Editor Temmuz 30, 2021 0
Klimaların yıllık bakımı mutlaka yapılmalı!
Editor Ekim 22, 2020 0
Uzaktan çalışanların
Editor Şubat 2, 2020 0
19. Yüzyılda Avrupa’nın Türk düşmanlığı kültürel bir düşmanlıktır.
Editor Ekim 22, 2020 0
Barolar meselesi genelgeyle yasal seçimleri ertelemeye örnek olabilir mi?
Editor Şubat 5, 2020 0
TEB sendikasyon kredisini yeniledi
Editor Aralık 30, 2020 0
2021’e Oyunla Girin
Editor Mart 30, 2021 0
Sektördeki başarılı şirketlerle iş birliği sürecini geliştirmeye özen gösteriyoruz.
2016'dan itibaren Kandil dağları, bölücü terörist örgütünün asli görevleri arasında olmaktan çıkarak, bir nevi "part time" iş haline geldi ve tersine gidiş-dönüş başladı. Kandil bölgesi artık sadece Türk ordusunu meşgul etmek için, 3-4 aylık periyotlarla kullanılan, nöbetleşe değiş-tokuş yapılan bir bölge haline geldi.
Maalesef 2017'den beri özellikle ağır silah, teknolojik teçhizat, özellikle de elektronik harp konusunda kullanılan bir çok araç gereç, Suriye'nin Irak sınırı üzerinden Kandil'e doğru gönderiliyor ve Suriye'de sanki hiç bir şeye karışmıyor gibi lanse edilen, batı nezdinde güya "demokratik" uydurma idare, sınır üzerinden kimlik ve şekil değiştirerek, bu silah ve teknoloji ile ordumuzu pusuya düşürmeye çalıştığı gibi, aklınca dağlık bölgede oyalıyor.
Bizim elbette Irak içindeki ve derinlerinde operasyonlarımız hız kesmeden devam etmeli ama aynı zamanda mutlaka Suriye'de bu terörün kökünü temizlemek için büyük bir operasyona girişmemiz kaçınılmaz oldu. Geçiş güzergahı olarak daha önce defalarca belirttiğim gibi, operasyon sürekli dile getirilen Ayn el Arab ya da Rakka tarafına değil, Haseke ve özellikle Kamışlı bölgelerini çevreleyelecek şekilde olmalı.
Irak'a geçiş hattını ele geçirip kontrolü alarak, terör örgütü PKK-YPG'yi birbirinden kopartıp, terörist-silah lojistiğini keserek içeride boğalım. Evet biliyorum, bahsettiğim bölgeler aynı zamanda ABD'nin yoğun ve güçlü olduğu yerler, ancak bin kez ölmektense, bir kere ölelim ve bu meseleyi kökünden çözmeye çalışalım. Bizim diğer alternatiflerimiz her geçen gün maalesef tükeniyor. Bunu gerekirse geçici olarak ABD ve iç bölgedeki terör örgütü YPG unsurlarına dokunmadan, sinir hattı boyunca da yapabiliriz.
Umarım kısa zamanda Suriye ile ilgili radikal bazı kararlar alınır. Tekrardan şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum. Er geç, bu intikam mutlaka alınacaktır.
"Ne mutlu Türk'üm diyene."
Erkan Ayan
erkanayan.net