Yapay Zekanın 2030'a Kadar Küresel Ekonomiye 19,9 Trilyon Dolar Değerinde Katkı Sağlaması Bekleniyor

Profesyoneller, Yapay Zekayı Tanıyor ve Kullanıyor

Yapay Zekanın 2030'a Kadar Küresel Ekonomiye 19,9 Trilyon Dolar Değerinde Katkı Sağlaması Bekleniyor

20. yüzyılın başlarında hayatımıza giren yapay zekanın 2030'a kadar küresel ekonomiye 19,9 trilyon dolar değerinde katkı sağlaması bekleniyor. Bağımsız araştırma şirketi AGS Global tarafından 144 üst düzey yönetici ile yapılan “Şirketlerde Yapay Zekanın Bugünü ve Geleceği” başlıklı araştırma, şirketlerde yapay zekaya yaklaşıma yönelik güncel ve çarpıcı veriler içeriyor.

AGS Global tarafından Türkiye’nin önde gelen sanayi ve ticaret şehirlerinden 144 üst düzey profesyonel yönetici ile yapılan “Şirketlerde Yapay Zekanın Bugünü ve Geleceği” başlıklı araştırmadan öne çıkan çarpıcı başlıklar ise şöyle..

Profesyoneller, Yapay Zekayı Tanıyor ve Kullanıyor

Katılımcılara “yapay zekayı ne kadar anladıkları” sorulduğunda 5 üzerinden 4,42 gibi vurucu bir sayı öne çıkarken, profesyonellerin %86,3’ü daha önce ChatGPT ya da Gemini gibi yapay zeka araçlarından faydalandıklarını söylüyor. Sıra şirketlerde yapay zeka kullanımına geldiğinde ise %69,4’ü şirketlerinde yapay zekayı kullandıklarını, %25’I ise kullanmadıklarını ifade ediyor.

Pazarlama Departmanlarının Gözdesi Yapay Zeka

Şirketlerinde yapay zeka kullanılan katılımcılar, yapay zekaya en çok pazarlama birimlerinin (%79,6) ilgi gösterdiğini söylerken,  onu çok gerilerden stratejik planlama (%26,9) ve satış (%26,9) departmanları izliyor. İK (%11,5) ve üretim (%7,7) yapay zekadan en az faydalanılan departmanlar.

Yapay zekadan faydalananlara şirketleri adına kazanımları sorulduğunda; verimlilik artışı (%73,1) ve yaratıcılık artışı (%61,5) en çok öne çıkan başlıklar. Diğer yandan, yeni ürün ve hizmet geliştirme (%11,5) en az vurgulanan husus.

Katılımcılara, şirketlerinde yapay zekanın hangi alana daha çok destek olabileceği sorulduğunda ise yine pazarlama (%55,6) ve bilgi sistemleri (%33,3) öne çıkıyor. Stratejik planlama ise %30,6 ile takipçi alan konumunda. Siber riskler (%11,1) ve İK (%8,3) şirketlerin önde gelen karar alıcıları tarafından henüz yapay zekanın gelişimi için faydalı alanlar olarak görülmüyor.

Yapay Zeka: Düşman Değil, Dost

Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden karar alıcılara “hangisine daha çok güvenirsiniz?” diye sorulduğunda, insan zekası %80,6 ile yapay zekaya karşı öne çıkıyor. Nitekim, katılımcıların %88,8’I yapay zeka tarafından işinden edilmekten korkmadığını belirtirken, sadece %5,6’sı için böyle bir endişe söz konusu. Diğer %5,6’sı ise kararsız olduğunu ifade ediyor.  Benzer şekilde, katılımcıların %83,3’ü yapay zeka ile şirketler için gelecekte her şeyin daha iyi olacağını ifade ediyor. Kötümserlerin oranı ise sadece %13,9.

Yapay zekanın toplumun geleceğini tehdit ettiğini düşünenlerin oranının sadece %16,7’de kalması da bu eğilimi güçlü şekilde destekliyor. Diğer yandan, katılımcılar daha etkin bir yapay zeka politikası için eğitime, kamunun geliştirici rolüne ve yerli-milli teknolojilerin gerekliliğine vurgu yapıyor.

 

 

Büyükler, KOBİ'lere Rol Model Olmalı

Araştırma sonuçlarını kamuoyu için değerlendiren AGS Global Kurucusu ve CEO’su Ahmet Güler, yapay zekanın küresel iş trendlerinin ilk sırasında yer aldığına dikkat çekiyor ve şöyle diyor: “Bugün dünyada yapay zeka pazarı 130 milyar €'nun üzerinde hacme sahip olup, 2030'a kadar 1,9 trilyon €'ya ulaşması bekleniyor. En çok bankacılık ve perakende gibi sektörlerde istifade edilen yapay zekanın 2030'a kadar küresel ekonomiye 19,9 trilyon dolarlık kümülatif bir katkı sağlaması ve küresel GSH’nin %3,5’ini oluşturması bekleniyor. 2030 yılında iş ile ilgili yapay zeka çözümlerine ve hizmetlerine harcanan her bir doların ise küresel ekonomiye 4,6 dolar olarak geri dönmesi bir diğer önemli beklenti”.

 “Özel yatırım artık yapay zekaya yapılan yatırımın çoğunu oluşturuyor. ABD, yatırımda lider konumda (44 milyar €), ardından Çin (12 milyar €) geliyor. AB ve Birleşik Krallık birlikte 10,2 milyar € değerinde özel yatırım çekmiş durumda. AB’de şirketlerin yapay zekadan faydalanma oranı ise %8 olarak gerçekleşti. TÜİK verilerine göre ise yapay zeka kullanan şirketlerin oranı 2023 yılında %5,5 iken, 2024 yılında %4,4’e geriledi. Bu oran KOBİ’lerde %3,5-6,7 arasındayken, büyük şirketlerde ise %22,3 düzeyinde gerçekleşti. Yapay zeka kullanmayan girişimlerin %8,4'ü yapay zeka kullanmayı düşünürken, en büyük şirketlerde bu oran %17,4. Uzman eksiklikleri, maliyetler ve mevcut sistemlerle uyumsuzluk en önemli bariyerler” diyen Ahmet Güler, “Şirketler sanıldığının aksine yapay zekadan korkmuyor ancak ondan tüm alanlarda yeteri kadar faydalanmıyor da.. Pazarlama gibi alanlarla sınırlı kullanımlar yapay zekanın asıl potansiyelinin henüz hayata geçirilmediğini gösteriyor. Örneğin, üretim, İK ve tedarik zinciri gibi yapay zekanın katkısının devasa olacağı alanlar henüz yeterince keşfedilmiş değil. Bu yönüyle, yapay zekadan daha fazla istifade eden şirketlerin rekabette öne geçeceğini söyleyebiliriz. Ayrıca markaların süper ligi Turquality'ye yapay zeka ile ilgili başlıkların eklenmesi, rol model markaların oluşmasına daha hızlı katkı sağlayacak ve bu KOBİ’leri de daha hızlı dönüşmeye ikna edecektir!” diyerek sözlerini tamamladı.