AYRILIK Doç. Dr. Şafak Nakajima

Âşık olduğumuzda, ilişkimizin sonsuza dek süreceğine inanırız.

AYRILIK  Doç. Dr. Şafak Nakajima
AYRILIK
Doç. Dr. Şafak Nakajima
Âşık olduğumuzda, ilişkimizin sonsuza dek süreceğine inanırız.
Bu kez farklıdır; bu aşk mükemmeldir ve karşımızdaki insan, hayallerimizdeki sevgilidir.
Ama zaman, her şey gibi aşkımızı da değiştirir, dönüştürür.
Bazı aşklar zamana direnebilirken, çoğu tahammül ağacına yaslanarak ayakta kalır ya da dağılıp gider…
İletişim sorunları, tensel uyumsuzluk, yaşam biçimi farklılıkları, sorumsuzluk, kötü alışkanlıklar, aile faktörleri, ekonomik sıkıntıların yol açtığı gerginlik, aldatma, duygusal ve fiziksel şiddet gibi sayısız unsur, ilişkileri ayrılığa sürükleyebilir.
Edip Cansever, ‘’Saate Bakmak'' şiirinde şöyle anlatır:
‘’Bir papatya ne kadar uzağı görebilirse
O kadar yakın kalplerimiz birbirine
Ölü bir denizi bile bir tartışmaya çevirdik
Kayaları taş devrine göre ölçtük biçtik
Kalemlerimizi kesilmiş çiçek sapları gibi attık
Kapıları açarken birbirimize ağladık.
İyi bildiğimiz ne varsa yaptık, ayrıldık
Ortada
Her zamanki gibi bir karanfil kaldı.’’
Modern zamanlarda, ayrılıklar da farklıdır artık.
Nicedir masada boynu bükük kalan karanfillerin yerini, "silmeler, engellemeler, takipten çıkarmalar’’ almıştır.
Elbette ayrılığın "en iyi" ve ‘’acısız’’ bir yolu yoktur.
Ama bazı noktalara özen göstermek, ayrılığın zorluğunu az da olsa hafifletebilir.
Unutmayın; sizlerle paylaşacağım bu noktalar, fiziksel şiddet ve hayati tehlike içermeyen ilişkiler için geçerlidir.
Genel olarak, insanlar neden terk edildiklerini bilmek isterler.
O nedenle konuşmanız önemlidir.
Ayrılma kararının bildirimi yüz yüze yapılmalıdır.
Mesaj veya e-posta yoluyla terkedilmek inciticidir.
Böylesi, yaşanmışlıklara gösterilen özensizlik ve haksızlıktır; kişiye, çöpe atılmış gibi hissettirebilir.
Samimi bir biçimde konuşup tartışarak ayrılmak bile, doğrudan iletişim içerdiği için bu durumdan iyidir.
Karşınızdakini ‘’kötü kadın’’ ya da ‘’kötü adam’’ ilan etmekten kaçının!
İlişkiler iki kişiliktir ve olumsuzluklardan yalnızca bir tarafı sorumlu tutmak çoğu zaman yanıltıcıdır.
Konuştuğunuzda dürüst olun, ancak fazla ayrıntı vermeyin!
‘’Görgüsüz ve kültürsüzsün,’’ ‘’Tembel ve beceriksizsin’’ gibi karşı tarafın onuruyla oynayacak sözler yerine, ‘’Seninle duygu ve düşünce dünyalarımız arasında uyumsuzluk olduğunu hissediyorum’’, ‘’Uzun vadeli hedeflerimizin uyuşmadığını görüyorum’’ gibi cümlelerle sorunları ifade edebilirsiniz.
"Sorun sende değil bende’’, ‘’Ben sana layık değilim; sen çok daha iyilerini hak ediyorsun’’ gibi inandırıcılıktan uzak, klişe sözcük oyunlarına başvurmayın!
Eğer ayrılık diğer kişi için bir sürprizse, tartışmaya, protesto etmeye veya neden birlikte kalmanız ve bir kez daha denemeniz için gerekçeler göstermeye çalışabilir.
Ayrılmaya gerçekten kararlıysanız, karşı tarafın argümanlarına veya protestolarına boyun eğmeyin.
Ayrılma noktasına gelindiğinde, ilişkiyi bir bilgisayar programı gibi geri yüklemek ya da canlandırmak fevkalade zordur.
Çoğu kez bu çaba, yalnızca kaçınılmaz olanı geciktirecektir.
Bu aşamada arkadaş kalmayı önermeyin! "İrtibata geçelim" demekten kaçının!
İleride tekrar arkadaş olmak mümkün olabilir, ancak bu olasılığı değerlendirmek için doğru zaman, ayrılık zamanı değildir.
Ayrılıktan duyduğunuz üzüntünüzü ifade edin ve birlikte geçirdiğiniz zamanla ilgili bazı güzel şeyleri paylaşın.
"Bana yemek pişirme konusunda çok şey öğrettin ve senin sayende daha iyi bir aşçıyım" gibi…
Geçmişteki ortak umutlarınızı yitirmiş olmanın düş kırıklığını paylaşabilirsiniz:
‘’Seninle birlikte yaşlanmak isterdim ve bunun artık gerçekleşmeyecek olmasından dolayı üzgünüm’’ gibi…
Karşılıklı konuşma ve hatalarınızı tanımlayıp gerektiği takdirde özür dileme, ayrılıktan sonra sıklıkla yaşanan yarım kalmışlık duygusunu azaltacaktır.
Acı çekmek için kendinize zaman verin.
Ayrılan kişi siz olsanız bile, bir süre kalp kırılması, üzüntü ve acı yaşayacaksınız.
Yeni durumunuza uyum sağlamak için zamana ihtiyacınız olacak!
Kendinizi sevdiğiniz insanlarla kuşatın, sizi mutlu eden şeyler yapın ve ağlamanın, üzgün hissetmenin tamamen doğal olduğunu unutmayın!
Cahit Sıtkı’nın dediği gibi:
‘’Ayrılık ölümün diğer ismidir.’’