Türkiye'nin geleceği zeytin ağacının bilimsel hikayesi! - 3

Zeytin ağacı mı bizi kurtarabilir, biz mi zeytin ağacını kurtarabiliriz?

Türkiye'nin geleceği zeytin ağacının bilimsel hikayesi! - 3

MUSTAFA İNAN / RÖPORTAJ

Türkiye'nin geleceği zeytin ağacının bilimsel hikayesi! - 3

MUSTAFA İNAN - Ziraat Mühendisi olarak yaklaşık 36 yıldır çalışıyorsunuz. Sizin birikimleriniz mutlaka önemli. Halk sağlığı açısından zeytinyağı üretimi ve denetimi hakkında neler söylemek istersiniz?

Fikret ÇAPAŞ - Evet gerçekten mesleğe başladığımdan beri 36 yıl geçmiş ve 30 yılımda zeytine dokunmuşum. Çok sevmişim. Sorgulamışım, eksiklerimi tamamlamaya çaışmışım, tecrübeli üreticilerimizden çok şey öğrenip benden zeytini öğrenmek isteyenlere öğretmişim.

Zeytin kursları halk eğitim merkezine geçtikten sonra kendim talep ederk zeytin budama kursu modülünde zeytini anlatmaya başladım.kurşiyerlerin öğrenmeye daha istekli olması beni çok mutlu etti amacım teorikle pratiği birleştirmekti. Bunu sartika almaya hak kazanan kişlerde görmek gurur verici. Zeytin yapımı da hastalkları ve zararlıları da anlaşılabilir seviyede izah ederek zeytini bir bütün olarak ele alıyoruz.

Zeytinyağı üretimimiz çok hijyen ve kaliteli fabrikalarımızda devam ediyor.üretiminde bir sorun görmüyorum ancak kalifiye elemanların olmadığı her yerde sorun vardır. Bu fabrikalrdaki makinecilerin sertifikalandırılması üreticilerimizin gönül rahatlığı ile fabrikalara zeytinlerini teslim etmesine vesile olur. Denetimi Tarım İlçe Müdürlüğümzü gıda mühendisleri tarafından yapılıyor ve son yıllarda probleme rastlanmadığını görüyoruz.

MUSTAFA İNAN - Edretmit Bölgesi'nde Organik Tarım ve İyi Tarım ne kadar yaygın? Ne kadar başarılı?

Fikret ÇAPAŞ - İyi tarım ve organik tarımın nasıl yapılacağından bahsetmiştim. Tarım ve Orman Baknalığımızın verdiği destekleme oranı kadar yaygın iyi tarım ve organik tarım. İşin aslına bakarsanız. Zeytintinlerimizn %50 si organik tarım olarak değerlendirilmeli aarzinin engebeli olması tarımsal işlemlerin yapılabilme ihtimalinin olmadığı, kimyasal gübre ve ilecın kullanılmadığı o kadar çok alan var ki sadece hasttan hasada gidilen bahçeler daha ne olsun sadece tabiatın verdiği su ve topraktaki besin maddeleri ile bizlere en güzel zeytinleri veriyorlar. Bu ayrım yapılabilir mi?

Çok baaşrılı olduğu söylenemez koskoca ilçede beş yüz kişi iyi tarım ve organik tarım için az sayıda bir oran.

MUSTAFA İNAN - Ölmez ağaç olarak adlandırılan zeytin ağaçlarının kıymeti nasıl anlaşılabilir? Siz bu konuda neler öneriyorsunuz?

Fikret ÇAPAŞ -  “Ölmez ağacın peşinde” adlı kitapta yazarımız bizi zeytin ağacına götürüyor ve o kitabı okuyan herkes bir ömür boyu peşinden gidiyor.

Zeytin için söylenmiş en önemli cümlelerden birisi de “ fakir toprakların zengin bitkisi” tabiridir.Bölgemiz bu sözün en önemli kaynağıdır.

Zeytinyağı için de değerine değer katan “anne sütüne eşdeğer” besin maddesini içerir şeklindeki anlam derinliğindeki cümlelerin üçünü biraraya getirdiğinizde bir kitap yazacak kadar önem ifade etiğini insanın ömrüne, ruhuna , sağlına ve hayatına etki eden hangi ağacın varlığını görürüsünüz?

MUSTAFA İNAN - Zeytinliklerin korunması adına zeytinlikler içine ağaçlar zarar görmeden çiftlik evleri inşasına izin verilmesi çözüm olabilir mi?

Fikret ÇAPAŞ - Zeytincilik kanunu zeytinlik vasfındaki yerleri koruyor, ancak her bahçe satın almak isteyen bir ev yapmak istiyor. Bunun bakanlık izni ile yapılması en uygunu. Evin bir sınırı yok o zaman herkes ev yapmak ister. Ev yapımı sırasında ağaçlara zarar oluşabilir. .Zeytinlikler kontrolden çıkar. Benim fikrime göre ağaç evlerin zeytinliklerin korunması ile ilgisi olmaz.

MUSTAFA İNAN - Edremit zeytin ve zeytinyağının özelliği hakkında bilgi verir misiniz?

Fikret ÇAPAŞ -  Yağlık zeytin çeşidimiz altın sarısı renginde kendine has aromatik özellikleri olan ülkemizin ve dünyanın en özel yağı olduğunu uzmanlar kitaplarında yazmışlar, Raf ömrünün uzun olması, özelliğini uzun süre kaybetmemesi, sayısız üstün özellikler… daha ne olsun..

Zeytinde Edremit alyanak zeytinine özel bir yer veririm. Zeytinin saman sarısı renginden pembeye döndüğü zamandır en iyi çizme zeytin yapılması için.zeytin çizilip suya atıldıktan ve tatlanmadan sonraki salmura suyuna alınması geniş ağızlı tenekelrde yapıldığı zaman tadı bozulmadan 2-3 yıl muhafaza edildiğini biliyorum. Siyah zeytinimiz de sele ve yuvarlama olarak değerlendirmek de çok iyi netice vermektedir.

MUSTAFA İNAN - Zeytin, zeytinyağı, zeytinyağlı sabun vs denetimleri hakkında ne söylemek istersiniz?

Fikret ÇAPAŞ - Üreticilerimiz kendi yöntemlerini kullanarak çok kaliteli kıma,çizme ve siyah zeytin kurulumu yapmaktadırlar.denetimlerinde bir problem olduğunu düşünmüyorum. Zeytinyağı fabrikalarımız ise son yıllarda çok kaliteli makineler kullanarak hijyen şartlarda zeytinyağlarını depolayıp krom tanklarda tutmaktadır.Sabun yapımında ise yerel sabuncularımız yanında teknik olarak da üretim devam etmektedir.

Zeytin ve zeytinyağı denetimlerinde en önemli şey tahşiş konusudur.bakanlığımız düzenli olarak bölgemizin tamamında periyodik olarak numune alınmakta gıda konrol labaratuvarlarında anali ederek tahişi olup olmadığı ve özellikleri ile ilgili analiz sonuçları incelenmektedir. Son yıllarda hiçbir sorun görülmemiştir.

 MUSTAFA İNAN - Türkiye'nin üç tarafı denizlerle çevrili balığı pahalı yiyoruz, milyonlarca zeytin ağaçlarımız var, zeytinyağı tüketim oranı çok düşük. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Fikret ÇAPAŞ - Bizim tarım ürünlerinde maliyeti düşürmede eksiklerimiz var bu konuda daha fazla sorgulama yapmalıyız. Üretimi arttırop maliyeti azaltırsak zeytinyağımız da uygun olarak tüketici ile buluştururuz ve kişi tüketimi arttırmış oluruz. Konunun özeti aslında bu.

Zeytin ile ilgili baktığımızda 13.tl/kg maliyeti olan bir ham zeytinin 40-50.tl/kg dan aşağı fiyatının olmadığını nihai tüketiciye ulaştığında üç dört kat nedir anlaşılır gibi değil.

MUSTAFA İNAN - Zeytinliklerin korunması için ne öneririrsiniz?

Fikret ÇAPAŞ - Zeytinlikler,önce imara açılması sınırlandırılmalı, Edremit körfezinin yüz yıllık imarı şimdiden ortaya konulmalı. Bu bölge hayvancılık için uygun değil mera alanı kısıtlı, hayvan sayısı sınırlandırlmalı, Zeytin ağaçlarındaki mahsul verimin yüzde yirmisi saçak dallarda oluşuyor, hayvanlara otlnacakları bölgelerde olmalı. Zeytin üreticileri zeytin hastalıkları ve budama konusunda eğitim almalı.verimsiz bahçeler olmamalı, sertifikasız kişiler asla kesim için zeytinliklere girmemeli.

MUSTAFA İNAN - Edremit Bölgesinde binlerce yıllık zeytin ağaçları var. Her biri yüzlerce hükümdar, padişah görmüş ağaçlar. Bu ağaçların korunmasıyla ilgili neler yapılıyor? Siz ne önerirsiniz?

Fikret ÇAPAŞ - Tespitiniz o kadar doğru ki, bin yaşında daha fazla zeytin ağaçlarımız mevcuttur. Bu ağaçlardan bir tanesini Altınoluk Şahinderesi bölgesinden arsa vasıflı bir parselden Tarım İlçenin bahçesine üç yıl önce diktik ve o kadar mutlu oldum ki. Yerinde 250kg mahsul verdiğini, çevresinin 6m olduğunu , 7.5ton ağırlığında olan bu ağacın bir yıl içinde verime başlamasını bekliyoruz. Bu tür ağaçlar uzman kişiler tarfından tespit edilerek anıt ağaç olarak tescillenmeli, bu ağaçların verdiği zeytin ve yağlar özel olarak pazarlanmalı, İzmir Seferhisar ilçesinde bu ağaçların mahsullerinin açık arttırma ile satıldığını da duydum. Bizde de olmalı. Bu ağacın Edremitin simgesi olması için çok çabaladım ancak pek başarılı olamadım.

Zeytinlik vasıflı yerler kanun ile korunuyor,kendi ağacınız kesseniz bile ipc kesiliyor. Arsa vasıflı yerlerde ise sağlam turbu olan ağaçlar komisyon tarafından tespit edilerek toprakla buluşturlması için tebligat yapılıyor. Fenni gerekçeli rapor almayan kişlere mutlaka ipc uygulanıyor. Anak ceza miktarı çok caydırıcı değil. Körfezin tamamında bu uygulanmalı.

Zeytin ağaçlarında belirtiğimiz yanlış kesim ve kesilen yerlerin aşı macunu veya diğer maddelerle kapatılmamsı sonucunda kabuk odun kısmı ile kaynaşmadığı için kesilen o bölgede kuruma yukarıdan aşağıya doğru kuruyup ağacın belli bir bölümünü kurutmaktadır. Buna çok dikkat etmeliyiz.

MUSTAFA İNAN - Zeytin ağaçlarının kıymetini nasıl anlarız?

Fikret ÇAPAŞ - Bazen sevdiklerimizi kaybettikten sonra kıymet anlaşılıyor derler, biz kaybetmeden ağaçlarımızın kıymetini bilmeliyiz. Sırkla hasadın yöntemini bilmemekten ağaca verdiğimiz zarar ne kadar önemliyse, hastalığa yakalanmış ağacın doğru tedavi metodlarını uygulayarak sağlıklı hale getirmek, periyodisyenin sebeplerini sorgulayarak en kaliteli mahsulü almaya çalışmak her ağacın kymetini anlamaktır.

Lütfen kaybetmeden anlayalım zeytinliklerimizin değerini…

MUSTAFA İNAN - Zeytin dikimi ve aşılaması hakkında neler söylersiniz?

Fikret ÇAPAŞ - Yağlık zeytin çeşidimiz, geniş taç yapısına sahip olması dolayısıyle taban arazilerde 10m*10m ölçülerde eğimli yerlerde ise en az 6m*6m ölçülede en ideal verimi verdiğini görüyoruz. Bazı çifçilerimizn de bu ağaçlar çok seyrek bir sıra da biz dikelim deyip fidanlar ağaçlar arasında tutturdukları ancak, on yıl sonra pişman olduklarını gördük. Lütfen sık dikimden vazgeçin. Hastalıklar ve verimsizliklerin çoğu bu sıklıktan kaynaklanmaktadır.

Zeytin budama eğitiminde teorik ve uygulamalı, mayıs ve eylül aylarında da tarım ilçe bahçesinde uygulamalı aşı eğitimi veriyoruz. İstiyoruz ki zeytine aşıyı herkes öğrensin. Bölgemizde aşılanmayan delice kalmasın.

Zeytinde iki çeşittir. Üçüncüsü düşünülmemlidir. Birinci aşı; çekirdekten çıkan delice fidanları ve ağaç dibinden çıkan kursun kalem kalınlığına kadar olan delice fidanlarına kabuk altı kalem aşısı bölgemizde 20 nisan-20 mayıs arası. İkinci aşı; belirtlen kurşunkalem kalınlığından daha kalın olan, kalınlık sınırı olmaksızın sağlam gövdeli delice zeytin ağaçlarına kabuk aşısı(yaprak ) aşısı 20 nisan-20 mayıs sürgün, 1 eylül -30 eylül arası durgun kabuk aşısı lütfen başka aşı metodlarını denemeyin. Başarılı olma şansınız yoktur.

MUSTAFA İNAN - Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim. Başka neler söylemek istersiniz?

Fikret ÇAPAŞ -  Bize fikirlerimiz söyleme şansı verdiğiniz için ben size çok teşekkür ederim. Çok doğru sorular bildiğim kadarıyla cevap vermeye çalıştım.

Üreticilerimiz öemli eksiklerinden birisi zeytin hastalık ve zararlıları konusunda zamanında ve tam uygulma yapamıyorlar bu da ciddi verim kayıplarına neden oluyor.Tarım İlçe Müdürlüğü mesajla uyarı yapıyor ancak sınırlı sayıda kişi dikkate alıyor.mesela zeytin sineğinde bioteknik mücadele yönteminin benimsenmesi, zeytin güvesinde ilaçlama zamanının kaçırılması, iklim şartlarına göre meyve bağlama durumu yıldan yıla bir hafta ile iki hafta arasında değişiklik gösterebiliyor. Meyvenin büyümesi ve zeytin güvesinin mercimek büyüklüğündeki zeytine yumurta bırakması değikenlik gösterebiliyor.burada bizim mücadele hedefimiz sadece meyve nesli yumurta mücadesi ise bizim o yumurta bırakılmasını görmemiz lazım. Diğer tabirle zeytin güvesi meyve nesline karşı mücadele yapacaksak yumurta bırakma aralığında ruhsatlı reçeteli yazdırarak ilaçlarla bunu yapmalıyız. Eğer bu zamanı yakalayamamışsak, geçmiş olsun zeytin güvesi sap dibinden balık puluna benzeyen yumurtası ile giriş yaparak çekirdek içinde beslenip 2,5-3 ay kalarak ergin çıkışı ile sap ile meyve arasında meyve henüz tam yağlanmadan ilk rüzgarlarda dökülme yaşanacaktır. %40-50 arasında eylül ekim aylarında sap kurdu denilen dökülmekler yaşanacak ciddi bir verim kaybına sebebiyet vercektir. Bu dökülmenin bu nedenlerden olduğunu belirlemek için dökülen zeytin çekirdeklerinin içini kırınız ve topluiğne ile sap dibini kontrol ediniz.

Ağaçlarda dallarda kurumalar ve nedenlerini sorgulamalı ve mücadele metodlarını doğru öğrenmeliyiz. Ytanlış uygulamalar doğru sonuçlar vermez.

Zeytin eğitiminde teorik ve pratiğin birleşmesinin çok iyi sonuçlar verdiğini gördüm.gönüllü olarak halk eğitim merkezinde görev aldım, aslında zeytine bakış açısına dokunup öz güveninin oluşmasına katkı sağlamak ,doğru budamaların arazi şartlarında uygulanabilirliği vediğimiz emeğin karşılığı olarak bizi çok mutlu ediyor.

İnternette zeytin budaması ile ilgili çok ciddi bilgi kirliliği dediğimiz yanlış uygulamalar var bunun önüne geçmeliyiz. Bu durum ülkemiz zeytinciliği üretimi açısından hayati önem taşımaktadır.

Tarım ve Orman Baklanlığı her konuda olduğu gibi zeytin konusunda da çiftçimizin yanında ve hizmetindedir.

Akdeniz iklim kuşağının en önemli bitkisi,

Zeytin yağıyla,

Yeşil-siyah zeytin,sabun ve pirinası ile,

Bölgemize ve ülkemize bereket getiren ağaç,

Sizler…bizler…hepimiz.

Yetiştirildiği bölgeye hayat veren

Zeytin bizim için herşey…” İşte bu yüzden Bu ÖLMEZ AĞAÇ!ın peşindeyiz.

BİTTİ

1. GÜN

2. GÜN

3. GÜN

MUSTAFA İNAN / TÜRKİYE GÜNLÜĞÜ

www.turkiyegunlugu.net