Yeterki Sev

Sevdayı tırnaklarınla karalayıp denizin dibine attın

Yeterki Sev
yozlaşmış kelimelerinin
gölgesi vurur alaca karanlığa
en güzel düşleri
dilsiz duvarlara boyadın çocukça
sevdayı tırnaklarınla karalayıp
denizin dibine attın
ederin çul değil,
nasibin kıtlık,
insanlığın bir pula kurban
sen bilir misin?
hoş görüyü,
güveni,
sevgiyi,
özlemi,
canı
canda
can olanı...
bilemedim!
sende hangi sıfat var?
sen anlayamadın ki
yıldızların kaymasını
yağmurun ağlamasını
güneşin parlamasını
oysa
küçülüyordun
toza karışıp yok olurken
kan kusuyordun
otuz iki dişinin arasından
ıssızlığına gömülürken
yüzündeki perdeyi kaldır
görsün el alem,
yedi cihan,
seni seven insan,
aç gönül perdeni
yeter ki sev,
insanca
FADİME KAVAK
çiçek sanatı olabilir
Yorum Yap