Can KAYACILARCan KAYACILAR
Biyolog, Davranış Bilimci (Neuroscientist, MSc)
Sonraki İçerik
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 18, 2020 0
Editor Temmuz 1, 2020 0
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 15, 2020 0
Editor Mart 11, 2024 0
Editor Ocak 25, 2024 0
Editor Ocak 20, 2024 0
Editor Aralık 27, 2023 0
Editor Mart 23, 2020 0
27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nde perdeleri kapatmıyoruz.
Editor Mart 16, 2020 0
Fiziksel olarak aktif olmak ve düzenli egzersiz yapmak önemli.
Editor Mart 21, 2020 0
İlaç stoklamak, ihtiyacı olanlara zarar verebilir
Editor Mayıs 10, 2020 0
"Sağlık çalışanlarına 1,7 milyon lira bağış"
Editor Eylül 30, 2021 0
Aşk 101’in 2. ve final sezonu 30 Eylül’de tüm dünya ile aynı anda sadece Netflix’te!...
Editor Ocak 25, 2020 0
Yeni yasal düzenlemelerin desteği ile hiç zaman kaybetmeden bu sorunu çözmeliyiz.”
Editor Ocak 4, 2021 0
8 Ocak Cuma günü saat 21:00’da
Editor Eylül 16, 2021 0
“Hayat Hiç Bitmeyen Kötü Bir Oyun Değil, Öğretici Bir Yol”
Editor Eylül 9, 2021 0
ŞİMDİ KAYIT OLAN HERKESE 3 Adet Ulak (Kelime bazlı Haber takip hizmeti ücretsiz)
Editor Ekim 3, 2020 0
“Avcılık değil, yaşamı korumak teşvik edilsin”
Prebiyotikler bana kalırsa probiyotiklerden çok daha güçlüler. Ne bunlar derseniz, vücudumuzda ince bağırsağımıza yerleşmiş bize faydalı bakterilerin çoğalmasını sağlayan, suda çözünen ve bizim sindiremediğimiz lifler olarak bilebilir. Prebiyotik denilince aklıma hep kuşların yuva yapmakta kullandıkları dallar geliyor. Yuvasız kuş olmuyor, o yuva hem kuşa bir barınak, hem de üremesine ve ailesi ile birlikte mutlu olmasına neden olan yavrularının barınağı oluyor. Çalı deyip geçmeyin, yuva olunca çok değerli :).
Gelelim asıl konuya.. Prebiyotik kaynaklarına şöyle bir baktığınızda karşınıza bizim YER ELMASI dediğimiz kökler çıkıyor. Latincesi Helianthus tuberosis.. Heliantus denildiğinde bende akan sular duruyor. Çünkü hepimizin tükettiği ayçekirdeğinin (yağı) ailesinden geliyor. Ayçekirdeğinin latincesi Helianthus annus..
Yer elması tarlası gördünüz mü hiç? Boyunuz kadar bir bitki aslında. Sarı bir çiçeği var, lif dolu bir gövdesi ve kuru ağırlığının %50'sine varan oranda insülin (prebiyotik) içeren bir kökü var. Çiçekleri gözlerimize çok iyi gelen "Lutein"ce zengin. Gövdesi tamamen güçlü lif kaynağı.. Tekstilde bile kullanılabilir. Ve kökleri bizler için muhteşem bir prebiyotik kaynağı..
Yer elması Türkiye'nin ana tarımsal üretim kalemlerinde ilk 10'da olmalı. Sık bir şekilde, devasa arazilerde ekmeliyiz. Su konusunda hassas değil. Kuraklığa dayanıklı. Bitkinin her yeri besleyici. Kök, öyle patates gibi nişasta kaynağı değil. Yani düşük kalorili bir kökü var (inülinden dolayı).
Hani herkes lif kaynağı arıyor ya, lifli beslenin vs. diyor ya.. Bunun için yer elması biçilmiş kaftan.. Dediğim gibi uçsuz bucaksız bir şekilde ekilmeli. Nereye ekilmeli sorusunun cevabını zaten biliyoruz. Çünkü Türkiye çok büyük oranda Ayçekirdeği ekiyor. Akrabasını da bir köşesinden aynı bölgelere ekilebilir. Farklı yer aramamıza gerek yok.
Prebiyotik demek aslında bizlerin bozulan sindirim sağlığına ve elbette doğrudan MENTAL SAĞLIĞIMIZA çok büyük katkısı olabilecek bir bileşen. Prebiyotikler zaman içerisinde bizlerin demir eksiliği, B vitamini eksikliği, D vitamini eksikliği gibi sağlık problemlerimizi de düzenleyebilecek potansiyelde. Çünkü bu ve bunun gibi binlerce sağlığımıza faydalı bileşenin vücudumuza alınmasında, işlenmesinde hep ama hep mikrobiyotamız etkili.
Unuttuğumuz bir bitki daha size.