YAŞAMAK ZOR ZANAAT

Madem gönderildin dünyaya, yaşayacaksın

YAŞAMAK ZOR ZANAAT

Yaşamak zor zanaat aslında
Madem gönderildin dünyaya, yaşayacaksın
Adam gibi yaşamak yani…
Eğilmeyi çıkaracaksın sözlüğünden
Belki kırılacaksın zaman zaman
Ama rüzgârgülü olmayacaksın
Kapılıp rüzgârın yönüne
Kıvırmayacaksın bir sağa bir sola
Rüzgâra, fırtınaya, hatta boraya inat
Dimdik duracak, yıkılmayacaksın…

Bir ışık olacaksın mesela
Elbet güneş veya ay değil,
Ama yıldız olabilirsin
Deniz feneri olma, gerekmez
Bir küçük mum olmak da yeter
Dibine ışık vermeyen
Işıtırken tükenen…

Günün birinde özenirsen bir başka canlıya
Bir yılan veya köstebek olmamalı bu;
Kartal veya şahin ol olabilirsen
Bir güvercin ol ya da, gagasında zeytin dalıyla
Aslan olsan da amenna…

Bir bulut olmayı dene yaz mevsiminde
Gölge et öğle sıcağında bir garip yolcuya
Veya yağmur ol çatlamış, kurak topraklara…

Sadece bir et parçası değildir yürek
Sevdikçe sevilecek, sevildikçe seveceksin…
Seveceksin insanları her dilden, her dinden, her tenden…
Sarı kırmızı siyah beyaz ne fark eder?
Renge göre sınıflanır mı insanlar?
Damardan akarken kırmızıdır bütün kanlar
Ateş olsan cürümün kadar yer yakarsın
Öldüğün zaman bedenin kadar yerde yatarsın...

Bir misyonun ve vizyonun olmalı mutlaka
Emme basma tulumba değilsin ya…
Yürekten inandığın şeyleri yapacaksın;
Satmayacak, sattırmayacak, satılmayacaksın…

Vedanın vakti geldiğinde
Onur duyacağın bir eser bırakacaksın geride
Tüm bunlar için sakın madalya bekleme
Güldürme beni…
Elbette yapacaksın!
Demiştim ya başında;
Yaşamak zor zanaat dostum
Ve sen insansın
Adam gibi yaşayacaksan
Bunları yapacaksın…

Naime ÖZEREN