TAHTA BEŞİKLER

Tahta beşiklerde büyüdük biz;

TAHTA BEŞİKLER
Tahta beşiklerde büyüdük biz;
Sapında ,mavi boncukların sallandığı...
Daha minicikken, itaat eden bebeklerdik
Bedenimizin, beyaz kundaklarla
Sarıp sarmalandığı...
Sobalı evlerde geçti çocukluğumuz,
Ocağı yanan, dumanı tüten..
Kuşluk vakitlerine sarkmadı uykularımız,
Her şafak sökümü uyanırdık;
Bahçemizde horozlar öterken.
Ezanla birlikte başlardı hayat
Bizim evde...
Mis gibi ekmek kokardı odamız,
Anamın yaptığı mayalı çörek
Pişerken kuzinede.
Siyah önlüklerimiz vardı o zaman
Ve beyaz dantelden yakalarımız...
Ya; ensemize kadar kısa olurdu,
Ya , iki yandan örgülüydü saçlarımız...
Cepleri vardı önlüğümüzün,
Tarhana, ceviz doldurduğumuz
Omuz omuza yürüdüğümüz arkadaşlarımız vardı bir de;
Birlikte türküler tutturduğumuz...
Üçgen mendiller taşırdık döş cebimizde
Tırnak kontrolleri yapardı öğretmenimiz.
Barbi bebeklerle büyümedik biz;
En güzel oyuncağımızdı çomçalı gelinimiz,
Ve beyaz mendillerimiz...
Yağ satardık, bal satardık
Oyunlarımıza bile girmedi çukulotalar,
Ne; okul servisine bindik,
Ne cebimizde şıngırdadı paralar.
Eski gazetelerle kapladık kitaplarımızı,
Ve ödevlerimizi ;
Gaz lambasının titrek ışığında yaptık
Bir, kurşun kalemimiz,
Bir kalem açkımız vardı.
Ve bir de boynumuza yeşil bir silgi taktık.
Tahta beşiklerde büyüdük biz,
Sapında mavi boncukların sallandığı...
Toprak evlerde geçti çocukluğumuz,
Yağ tenekelerinden saksılar,
Ve o saksılarda sardunyaların boy attığı...
Nurgül KAYNAR YÜCE/ K. MARAŞ