ŞAİR ALİBEY

Yakın arkadaşları ona ismiyle değil ' Şair' olarak hitap ederlerdi.

ŞAİR ALİBEY

Kırşehir Dulkadirli Köyünden şair Alibey (Alibey Dulkadir) 14 yaşında en büyük kendisi olmak üzere ,beş kardeşiyle yetim kalan, şiirindeki ifadesiyle ' meşakkatle' büyüyen ,çok okuyan,yazan biriydi.
Köyde arkadaşı Ömer Onbaşı ile (Haco) gazete ve kitaba daldıklarında çevreyle irtibatları kesilirdi.
Hiç unutmam ,186 sayfadan oluşan Dulkadir Beyliği kitabını bana bir günde okutup,ağlayarak dinlemişlerdi.
Savaş hatıralarını ve dini menkıbeleri sever,şehit iki amcası ve dayısını yadederdi.
Çok ayet ve süreyi ezbere okur, Allah ve Peygamber adı anıldığında gözleri dolardı.Din adamı gibi ,çok okuduğundan dini bilgilere sahipti.
Babasının genç yaşında vefatında derin üzüntü duymuş,yadigâr kalan atının dahi ağlaması ,kendisini derinden yaralamış,daha sonra bu atın,tarlada çalınması üzerine şiir yazmaya başlamıştır.
Şairin babası o kadar güçlü ve kuvvetli bir yiğitmiş ki, 40 yaşında iken ani vefat haberi duyulunca komşu Karaisa köyü sakinleri ,
'Deli Ahmet öldükten sonra,Azrail bize bir el varmaz.' diyerek hayretlerini gizleyemedikleri hâlâ anlatılır.

Günümüzde iki saatlik bir yolculuk olan Kırşehir-Ankara ,zamanın behrinde (1940 lı yıllar) üç gün süren uzak bir yoldu.Şair bu durumu şöyle anlatıyordu.
" Rehber yoktu Ahmet oğlu Ali ye
Bilgi diye gittim,ta Ankara'ya
Dediler, tahsilsiz ağaç kuruya
Ne yazık bir tahsil görmedim baba."

Yakın arkadaşları ona ismiyle değil ' Şair' olarak hitap ederlerdi.
Askere gitmeden önce dönemin Kırşehir Valisi Bekir Baran'la tanışmış.O yıllarda köyde elekrik olmadığından Vali Bey lambada kullanılmak için bir teneke gazyağı ve bir saz hediye etmiştir.Ancak saz çalmayı öğrenmeden askere alınır.Der ki bir şiirinde ;
Aldım ama, buramadım telini
Üç ay bile dinledim dilini.

Askerde iken Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'ye yazdığı şiirler, iki defa para ödülüyle taltif edilir.
Şairin geniş halk kesimiyle tanışması Türkiye'nin Kore'ye asker göndermesi ve savaşta gösterdiği olağanüstü başarı kendisini çok etkilemiş,yazdığı şiirini Genel Kurmay'ın onayı üzerine Ankara Radyosunda okuyor ,kayda alınan şiiri,bir hafta sonra memleketinde dinle deniliyor.
Köyde bu durumu anlatıyor, o zamanki mantalite , 'sen buradasın, nasıl olur ,bunun mümkün olmayacağını 'belirtseler de ,günü gelince sadece köyün okulunda bulunan bataryalı radyoda ,şiiri hayretler içinde dinliyorlar.
Bu arada şair,çiftçiliğin öküz koşarak yapılamayacağını anladığından köyde hiç,havalide de çok nadir bulunan traktör almaya karar verir. Henüz 27 yaşındadır.1952 yılında krediyle Gazlı Ferguson marka traktörü satın alır.
Geçimini çiftçilikle sağlar.Şehre,pazara,-bazen hastaneye - köylüler bu traktörle gider.
Şair,şiir dışında tarihi,dini ve araştırma kitapları okur.Kendisini geliştirir.Yeni yayımlanan kitabı duyarsa alırdı.
Çocukluğumuzda 'babamız her şeyi biliyor' derdik ama,büyüyüp üniversiteyi bitirdiğimizde de ,babamızın herşeyi biliyor olduğunu gördük.

Biz tarihimizi Ahmet Yesevi'yi, Yunus Emre yi,Mevlâna'yı,İbrahim Hakkı'yı,Urfalı Nabi'yi, Mehmet Akif Ersoy' 'u,Namik Kemal'i, Behçet Kemal Çağlar'i..Türk tarihini...Yavuz'u,Fatih'i,Atatürk'ü hep ondan öğrendik.
Edep,ahlâk ve imanı.Dürüstlüğü ve vatan sevgisini, memleketin halini ,bize yazdığı şiirlerinden ve sohbetlerinden öğrendik."istikamet haktan ayrılmayın" derdi.
Ankara da daha yirmili yaşlarda işçilik yaparken ;

Kurusun diyerek yorganı gerdim.
Şapkayı çıkardım,ceketi serdim

Cüzdanı yalvardım,muhayyer verdim
Yağmur çok şiddetli,seller gidiyor .
Diyerek durumu tasvir ediyordu.

İlme çok değer verir, her müşkülâtin ilimle çözülmesini ister ve cehaleti yererdi.

Çalış ki olasın,ilminle zengin
Ona kıymet yetmez ,hırsız çalamaz.
Hasletle yüksek ol,gönül de engin
Deniz suyu girdap ,çoban dalamaz.

Lisede okurken tanıdığı ve tıp doktoru olan dostu Konya Ilgınlı Asri Satılmış'ı hep hatırlar ve manevi bağı koparmazdı.Yolculuk ,arkadaşlık ve dostlukta samimiydi.

Kırşehir'in 1954 yılında siyaseten ilçeliğe düşürülmesine çok üzülmüş,1960 İhtilâli üzerine uzun bir destan yazmış,sesi güzel Turgut Tuncay,pazarlarda okumak suretiyle halkla paylaşılmıştır.
Yaklaşık yetmiş yıldır yazdığı şiirlerinden derlediklerimi, kendisi hayatta iken 2016 yılında Kalp Damlaları adıyla önsöz hariç ,434 sayfa hacminde bir kitapta topladım.
Ruhu şad,mekanı cennet olsun.
07.02.2020
Ahmet Dulkadiroğlu