Önceki İçerik
Sonraki İçerik
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 18, 2020 0
Editor Temmuz 1, 2020 0
Editor Temmuz 4, 2020 0
Editor Haziran 15, 2020 0
Editors Eylül 29, 2024 0
Editors Eylül 29, 2024 0
Editors Eylül 29, 2024 0
Editors Eylül 29, 2024 0
Editor Şubat 3, 2021 0
ESET, sahte web sitesi ile Türkiye’ye yönelik oltalama çabaları tespit etti
Editor Şubat 21, 2020 0
İzmir Ekonomi Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilecek “Eğitim Kampı” ile...
Editor Ocak 31, 2022 0
Alzheimer Hastalığı Genetik mi?
Editor Eylül 23, 2020 0
Hayranlarının isteği üzerine Zor Bela şarkısını seslendiren Serkan Kaya’ya Aslı...
Editor Ocak 12, 2021 0
Ela Başak Atakan’ın aynı isimli kitabından hayata geçirilen belgesel serisi
Editor Aralık 6, 2020 0
Ara verilen lazer, peeling gibi işlemlere sonbaharda yeniden başlanabilir
Editor Ekim 29, 2020 0
2 Kasım'dan itibaren çeşitli sektörlerdeki işletmelerin ay sonuna kadar kapatılmasını...
Editor Ağustos 31, 2021 0
İstanbul’un Küçükmustafapaşa semtinde başladı hayatı iyileştirme yolculuğu
Editor Eylül 30, 2021 0
Anayasa Mahkemesine ve AİHM’e başvuru sayısı ile Avrupa’da açık ara birinciyiz.
Ne mutlu ona ki kitaplarında yazdığı araçlar, günü gelip icat edildiğinde hep onun verdiği isimler kullanılarak onurlandırılmış, isim babası da olmuştu.
Seneler sonra öğrendiğimde üzüldüğüm, uzmanlarınca "edebiyat vandallığı" olarak değerlendirilen başına gelen durumu sizlerle paylaşmak istiyorum.
Vakti zamanında Jules Verne gibi bir dahi yazar bile, edebiyata egemen görüş, "Bilim, kurgusal yahut fantastik öğe içeriyorsa çocuklar içindir" anlayışından maalesef nasibini almış.
Benim ve tahmin ederim sizlerin de çocukluğunda meraklanmasına neden olan ve ilgisini çeken, "Denizler Altında 20 bin Fersah" eserinin roman halinde ilk baskısı, 1871 yılında 2 cilt halinde yapılır. Evvella yani kitap haline gelmeden önce, 1870 yılında "Magasin D'education et de Recreation -Eğitim ve Boş Zamanları Değerlendirme Dergisi"nde tefrika halinde yayımlanır. Gel gelelim parça parça yayımlandığı kısımlar 2 ciltlik roman olarak basılan versiyonuna koyulmaz, tefrikalarda olan bazı metinler, pasajlar kırpılarak romandan atılır.
Yabancı dillere çevrilirken ise bu kez bin beteri olur. Bu sefer de kitabın içeriğindeki dörtte biri -muhtemelen çevirmenleri bu kısımları anlayamadığı için kitaptan çıkartılır,- ve eser tabirim caizse budanarak bu şekilde basıla gelir.
Ta ki,1965 yılına kadar...
Jules Verne uzmanı sayabileceğimiz kişilerden oluşan birkaç profesör bu kez orijinal metinden restorasyona başlayıp açıklamalı bir çevirisini çıkarmaya girişirler. Ortaya çıkan son versiyonunu ABD Deniz Kuvvetleri Enstitüsü hashtag#USNI basmaya karar verir, tüm detaylı araştırmalar neticesi Jules Verne'in yaptığı bir takım hataları bulurlar ve bu hataları açıklayarak dipnot düşerler ve neden böyle bir hata yaptığını da açıklayarak paylaşırlar.
*İlgisini çekenler için yorumda kaynağı paylaşacağım.
Yukarıda açıklamaya çalıştığım gibi Jules Verne, kendi dilindeki eserini bile orijinal metinden ciddi bir kısım atılarak basılan ve diğer tüm eserlerinde de benzer şekilde basitleştirme yapıla yapıla geldiği noktada, maalesef çocuk edebiyatı yazarı olarak anılıyor.
Çocukluğumda hayal dünyasından etkilendiğim bu yazarın bugün felsefi ve eleştirel yönünün müthiş olduğunu ve hatta bu eleştiri gücünü de en hakim olduğu konu yani teknolojik ilerleme ve bilim üzerinden yönelttiğini düşünüyorum.
Ve merak ediyorum eğer Jules Verne zihninin bereketiyle bu çağda yaşasaydı, dehası geleceğimizi nasıl şekillendirirdi?