Bugün 9 Eylül

Şimdi süvarilerin her biri bir fırtına gibi Alsancak Sokakları’nda esiyorlardı.

Bugün 9 Eylül
Bugün 9 Eylül
...Yüzbaşı Şerafettin Bey, derin bir elem içinde, İzmir’e doğru bakan bu yağız Anadolu çocuklarının; “Bizimle oyalanmayın, bir an önce İzmir’e girin” sözlerini sanki kulaklarında duyuyor gibiydi.
Genç yüzbaşının atı yaralanmıştı.
Ölen askerlerinden birinin atına atladı.
Ve derhal müfrezesine “Kılıç Çek” emri verdi.
Şimdi süvarilerin her biri bir fırtına gibi Alsancak Sokakları’nda esiyorlardı.
Bir çırpıda Kordonboyu’na çıktılar.
Denizde sayısız düşman gemisi kendilerini izliyordu.
Ve süvariler, üstleri başları toz toprak içinde; her birinin yağız çehreleri körfezin mavisine vurmuş biçimde ilerliyorlardı. Kordon’da nal sesleri çınlıyordu.
Bağırış, çağırış; sağa sola koşuşturma; sevinç, heyecan, korku, hınç, öfke; bütün bu duygular iç içeydi.
Derken süvariler Pasaport Karakolu’na yaklaştılar.
Birden bir çete elemanı kalabalığın içinden atılarak, elinde pimi çekilmiş bombayı Yüzbaşı Şerafettin’in atının ayaklarının altına attı.
Bomba bir anda infilak etti.
At bağırtılar ve kişnemeler arasında yere yığıldı.
Yüzbaşı Şerafettin ise, patlamanın ve patlama sonucu atın devrilmesi nedeniyle, yere kapaklanıp yuvarlandı...
Buldukları bez parçasıyla apar topar yüzbaşının boynunu ve alnını sardılar.
Yüzbaşı kendine gelir gibi olmuştu.
Artık duracak an mı vardı ki!
Yüzbaşı yedekteki atlardan birine bindi. Ve dörtnal emri vererek, yıldırım hızıyla müfrezesiyle birlikte Borsa’ya doğru uzanan sokaklara daldılar.
Nefes nefese bir koşturma, at kişnemeleri, nal sesleri, kılıç şakırtıları; “Allah, Allah” sesleri…
Bir ara yollar karıştırılır gibi oldu...
Kalabalık arasından koşarak biri geldi. Yanında getirdiği, elde dikilmiş bir bayrağı Şerafettin Bey’e verdi.
Yaralı halde bulunan Şerafettin, katlanmış bayrağı bir çırpıda yaralı göğsünün içine soktu.
Derken, Hükümet Konağı’nın yan kapıları kırıldı; sonra da ön kapısı arkadan açıldı.
Şerafettin Bey, yanında iki teğmeni ile birlikte atından atladı; koşar adım bir elinde kılıcı, ötekinde mavzeri merdivenleri çıktı.
Bir soluk sonrasında Hükümet Konağı’ndaydılar. Yüzbaşı Şerafettin Bey, arkadaşlarının yardımıyla; gönderdeki Yunan bayrağını indirdi. Göğsüne koyduğu şanlı Türk bayrağını göğsünden çıkardı...
Yüzbaşı Şerafettin Bey’in adı, artık Şerafettin İzmir’di…
Bugün 9 Eylül...
Akcan Mir