Bir Kış Masalı: Poinsettia Efsanesi

Pepita, küçük bir Meksika köyünde yaşayan genç bir kızdı. Ailesi, ailelerini zar zor besleyebilen fakir çiftçilerdi. Noel yaklaştığında ikisi de hastalandı ve küçük erkek ve kız kardeşine bakmak ve evi geçindirmek en büyüğü, ancak 9 yaşındaki Pepita'ya kalmıştı.

Köy kilisesinde, yeni doğan İsa'nın doğum sahnesi Noel için kuruldu. Bu, tüm köyün ellerinde mumlar, ilahiler söyleyerek kiliseye gittiği geleneksel Noel Arifesi alayıydı. Köylüler, İsa ve Meryem'in önüne koymak için hediyeler getiriyorlardı.

Pepita güzel bir hediye hazırlamakta zorlandı. Annesinden gördüğü gibi bebek İsa için rengarenk bir battaniye örmeye çalıştı ama çok deneyimsizdi ve ipler birbirine dolandı. Bebek için deri patik dikme girişimi de iğneyi deriden geçirecek kadar güçlü olmadığı için başarısız oldu.

Umutsuzluğa kapılmıştı!

Alay başladığında, zavallı Pepita uzaktan ağlayarak izledi, hiçbir katkısı yoktu. Birden karşısına garip bir adam çıktı.

Pepita, dedi.

Sana bir mesajım var. Ailen yakında daha iyi olacak. Diğer köylülerle kutlamak için küçük kardeşinizi ve küçük kız kardeşinizi kiliseye götürmelisiniz.

Ancak Pepita daha da şiddetli ağlamaya başladı. "Neden ağlıyorsun küçük kızım? diye sordu usulca.

"Üzgünüm çünkü bebeğe İsa'ya verecek hiçbir şeyim yok" diye yanıtladı.

Merak etme çocuğum. Ne verirsen ver, bebek İsa onu sevecek, çünkü o kalpten gelen bir hediye olacak.

Ve bununla pelerinini açtı, gizli kanatlarını ortaya çıkardı ve gökyüzüne uçtu. Karşılaşma karşısında şaşkına dönen Pepita, ne getirebileceğini görmek için etrafına bakındı. Tek görebildiği, birkaç nadir yeşil yapraklı, olağan dışı basit çalılardı. Böylece bir kucak dolusu dal topladı; erkek ve kız kardeşini topladı ve kiliseye gitti.

Kirişi girişten geçirdi ve mumların yakıldığı ve insanların ciddi bir şekilde şarkı söylediği sunağa doğru yürüdü. Köylüler, Pepita'nın neredeyse çıplak dallarıyla geldiğini görünce şok oldular. “Ama ne fikir! Bebek İsa'ya bir kucak dolusu yabani ot getirdiğinizi hayal edin! diye mırıldandılar.

Ancak Pepita doğuş temasına doğru yürümeye devam ederken kiliseye ani bir sessizlik çöktü. İnsanlar fısıldamaya, ardından bağırmaya ve alkışlamaya başladı. " Bu bir mucize ! diye haykırdılar.

Pepita kollarına baktı ve şaşkınlık içinde her dalın parlak ve canlı kırmızı çiçeklerle çiçek açtığını gördü. Böylece Pepita'nın basit hediyesi en çok selamlanan oldu.

Ancak kırmızı çiçekler sadece Pepita'nın kollarında görülmeyecekti. Köylüler ayinden sonra kiliseden ayrıldıklarında, köyün etrafına dağılmış çalıların da kırmızı çiçeklerle taçlandırılmış olduğunu gördüler! Eve geldiğinde, anne ve babasını ayakta bulmuş ve iyileşmiş. O zaman garip adamın yukarıdan bir melek olduğunu anladı.

O zamandan beri, her yıl Noel'e giden haftalarda, Meksika'nın tepeleri, İsa'nın kanını simgeleyen ateşli kırmızı çiçeklerle kaplanırken, yıldız şeklindeki diş telleri Beytüllahim'in yıldızını temsil ediyor. Kuzey yarımkürede Noel'in sembolik çiçeği haline geldi. Meksika genelinde, poinsettia artık flor de la Noche Buena - Noel Arifesi çiçeği olarak adlandırılıyor.

duygu bruce

İlk Poinsettia Mucizesi kitabından  alıntılanan , Joanna Oppenheim tarafından anlatılan ve Fabian Negrin tarafından çizilen eski bir Meksika masalı.